0Yorum

Bir Ankara Sevdalısı

                   Birkaç yıl önce Londra bağlantılı bir Amerika seyahatine çıkmıştım. Yanıma Amerikalı bir zenci oturmuştu. Birkaç duble viski içtikten sonra benimle samimi bir şekilde konuşmaya başladı. Amerika ve Türkiye ile ilgili pek çok konuda  sohbet ettik. Hangi eyaletten olduğunu sordum, cevap alamayınca sorumu üç kez yineledim ama okyanusu geçip Washington DC. de uçak inene  kadar yaşadığı ve doğduğu eyaletin ismini öğrenmekte güçlük çektim. Tek bir cümle ile soruma yanıt veriyordu. “ Ben Amerikalıyım.” Büyük devlet olmak için herhalde başlangıç noktası tüm vatandaşların ülke sevgisi,  birlik ve  beraberliğin belirlediği tek bir hedefte buluşma arzusunda yatmaktadır.

                   Ayhan Sümer Cumhuriyetin kurulduğundan bu yana Ankara’ya imzasını atmış ünlü Ayhan Mağazasının sahibidir. Kendisi ile ne zaman sohbet etmeye başlasak dakikaların nasıl geçtiğini anlayamam. Günlerce kendisini dinlesem, kendimi tarih kitaplarının sayfalarında dolaşıyormuş gibi hissederim. Çocukluğunda Atatürk’ün katafalkının önünden geçtiği günü dün gibi hatırlıyor. Ne krizler, ne ihtilaller görmüş Ayhan Bey. Ülkemizin geçmiş yıllarda çektiği tüm sıkıntılardan sonra kazanılan herşeyin kıymetinin bilinmesini istiyor. Çocuklar;  “ çalışalım, üretelim, ülkemize sahip çıkalım. Başka Türkiye yok.” diyor. 

ANKARALILAR VAKFI BAŞKANI

            Ayhan Bey İstanbul Şişli’de konuşlanan Hanteks firmasının da sahibidir. Haftanın belli günleri İstanbul’a gidip geliyor. Oğlunun yürüttüğü tekstil işine de yardımcı oluyor. Nallıhan Vakfının da başkanıdır. Babası bir zamanlar Nallıhan’da Cuma namazlarını kıldıran hafız, kızkardeşi ise ünlü yazar Adalet Ağaoğlu’dur. Nallıhan’dan sevgisini ve  imkanlarını esirgemiyor, ilçeyi kalkındırmak,  orada yaşayanlara istihdam sağlamak için çabalayıp duruyor. Atatürk Nallıhan’a geldiğinde golf pantolon giymiş kızları görünce çok mutlu olmuş. Modern Türkiye o yıllarda Anadolu’nun en ücra köşesinden gülümsüyormuş medeniyet dünyasına. 

HER GÜN PİYANO DİNLETİSİ

          Kızılay’ın en işlek yeri olan Ziya Gökalp caddesi üzerinde Avrupadaki mağazaları aratmayacak Ayhan Mağazasında 35 yıldır her gün 15 ile 17 saatleri arasında piyano çalınır. İnsanlar mağazaya girdiklerinde kendilerini başka bir dünyada sanırlar. Böyle ince duygular içinde bulunan Ayhan Bey’in akşam iş çıkışları saatlerinde mağazası cıvıl cıvıl olur. Mağazanın ziyaretçileri alışverişin yanısıra kendisiyle birkaç dakika sohbet ederek, bir iki kitap okumuş kadar bilgi sahibi olmaya çalışıyorlar. Hayat ve tecrübe dolu bir insan olan Sümer şimdiye kadar 1000’in üzerinde öğrenciye öğrenim olanağı sağlamıştır. Nallıhan’da Babasının adını verdiği Hafız Mustafa Sümer Kız Öğrenci Yurdu, Ankara’da  kendi adını taşıyan Ayhan Sümer Anadolu Lisesi ve Dikmen’de de eşinin isminin verildiği, İSO 9001 Kalite Belgesine sahip Serpil Sümer Anaokulunu çağımızın eğitim koşullarına uygun ve modern bir şekilde yaptırıp Milli Eğitim Bakanlığına teslim etmiştir.

            Kalbi sevgi ve iyilikle dolu olan nazik eşi Serpil Hanım da katkılarıyla kendisini insanlığın emrine adamıştır. Sümer ailesinin yüreklerinin gücü onların yaşamındaki maddi ve manevi tüm isteklerinin yerine getirilmesini sağlamıştır.

              Harikulade işler ancak, içlerindeki bir şeyin koşulların üzerinde olduğuna inanma cesaretini gösterenler tarafından yapılmıştır. Yüreğimizin sesini her zaman dinlemeli, Ayhan Bey’in yaptığı gibi herkesi kucaklamalı ve onun sık sık dilinden düşürmediği “ arkadaşlar çalışalım, üretelim BAŞKA TÜRKİYE YOK” sloganını aklımıza iyice yerleştirmeliyiz. Bugünler de en çok gereksinim duyduğumuz gücü bu sloğanda bulabiliriz.

         Bir zamanlar denizlerin tek kudreti yelkenli gemilerdi. Vapurlar, yelkenlileri denizden kovdular. Çünkü onlar rüzgar olsa da olmasa da ileriye gidiyor. Vapur kendisini öne iten gücü içinde taşıyor. Hiçbir fırtına onu yolundan çeviremiyor. Onun dışardan bir kuvvete ihtiyacı yok. İyi pazarlar

 

Yorum Yazın