0Yorum

Ankara'yı Terapi Edenler

 

 

         Şehirlerin nabzını tutan, o şehirde yaşayanları olup bitenlerden haberdar eden gazetelerin ek sayfalarıdır. Ankara eklerinin çıkmadığı bir dönemde abone sistemiyle çalışan yerel bir gazete vardı. Gastronomi ile ilgili yazılar yazıyordum. Gazetenin genel yayın yönetmeni sevgili İlkay Somer bir gün beni Türk-Japon Vakfı’na davet etti ve Ankara’nın tanıtımına yaptığım katkılardan dolayı ödül alacağımı söyledi. Ankara’nın sesini dışarıya duyuran birkaç kişi daha vardı. Bir de baktım Erkan Tan anons edildi. Türkiye’ye ve dünyanın pek çok ülkesine her sabah yapmış olduğu yayının ismi “Başkentten” diye başlıyordu. İçinde Ankara’nın adı geçen her faaliyete destek veren Erkan Tan tam bir Ankara sevdalısı. O yerel gazete için de şöyle diyordu: “Okuyorum, okutuyorum, çok kalabalık yerlerde unutmuş gibi yapıyor, başkaları da okusun diye bırakıyorum”.

         Sabahın ilk saatlerinde başkentin ismini telaffuz eden “Erkan Tan ile Başkentten” programının sunucusu ve program müdürü Tan’ı izlemek için saatini kuran genç, yaşlı, çoluk, çocuk pek çok insan bilirim. Sabah ezanı okunmadan uyanan, ve 10 yıldır sürekli çizgisini yükselten Erkan Tan başkentin gurur kaynağıdır.

         Hafta içi her sabah Atatürk Bulvarında işlerine giden vatandaşları uğurlarken Genelkurmay Başkanı, Kuvvet Komutanları geçerken “Allah işinizi rast getirsin” ; servisleriyle giden öğrencilere ise “Allah zihin açıklığı versin” diye yürekten sevgiler gönderen Tan’ı kimi zaman konuk ettiği sanatçılarla birlikte şarkı söylerken, kimi zaman da büyükelçilerin eşleriyle beraber yemek yaparken görürsünüz. 

HEYECAN EN BÜYÜK SERMAYE

         Sıradışı kişiliğiyle tam bir halk adamı olan Erkan Bey bir sabah uyandığınızda Sultanahmet’te, diğer sabah Gaziantep sokaklarında, balık pazarında “Merhaba, merhaba, size de merhaba, güzel güne merhaba” diye coşkuyla program açılışını yapar ve evinize konuk olur. Diksiyon ve güzel konuşma denilince Türkiye’de ilk akla gelen kişilerden olan Erkan Tan sanatını icra ederken her zaman profesyonelce davranır. Eğer dikkat çekmek ve üzerinde durulmasını istediği bir konu bulursa ameliyathaneye bile girer. Soğukkanlılığını hiçbir zaman kaybetmez. Hatta bir keresinde Van Valiliği görevi yapan babası Hikmet Tan’a yapılan suikasti canlı yayında öğrenmişti. Ben bile ondan fazla meraklanıp, heyecanlanmıştım. Uçaktan indiğinde telefonu açar açmaz sakin sesini duyunca rahatlamıştım. Onun heyecanı sadece işine duyduğu sevgiden kaynaklanır. Yıllardır heyecanını hiç kaybetmeden programlarını sürdüren Tan’ın eşi İlkim Hanım da bir başka sahada insanın ömrünü zehir eden konularda yardımcı oluyor. Sürekli toplantı, seminer, radyo ve televizyon programlarında mutsuz olan insanların yönünü mutluluğa çevirmeye çalışıyor. Olumsuz evlilik modelleri, eşler arası kişilik çatışmaları, iletişim bozuklukları, saygıyı ifade zorlukları ve kıskançlık gibi son derece hayati önemi olan konularda Ankaralılara ışık tutuyor. Sayıları gün geçtikçe artan, mutsuz evliliğe çare olan, pek çok evliliği kurtaran, eşlerin sormaya bile cesaret edemediği konularda doğru bilgileri veren, hastaları rahatlatan İlkim Hanım eşi gibi Ankaralıları terapi ediyor.

         Hacettepe Üniversitesi’nden mezun olan psikolog ve evlilik terapisti İlkim Öz Tan genç yaşına 16 kitap sığdırmış. “Kadınlara Yakışmayan Erkekler” kitabını da son zamanlarda en çok erkeklerin elinde görüyorum. Anlaşılan karı koca kendilerini işlerine adamışlar.

         102 yaşına girmiş olan adama sormuşlar. “ Bu kadar uzun süre yaşamayı, bu yaşta böyle sağlıklı ve dinç kalmayı, her şeye rağmen hayata gülümseyen gözlerle bakabilmeyi neye borçlusunuz acaba? ” Adam bu soruya aynen şöyle cevap vermiş: “ Her gün erkenden yatağımdan kalkar, pencerenin önüne gidip bir iki dakika dışarıyı seyrederim. Hava ister güneşli ister yağmurlu, ister soğuk ister sıcak olsun kendi kendime şunları söylerim: Bu tam benim istediğim gibi muhteşem bir gün!”

         Şimdi ümitleri canlı tutma zamanı, unutulmaması gereken şey: Sen neye hazırsan, o da senin için hazırdır. İyi pazarlar.

Yorum Yazın