1Yorum

Sürdürülebilir Balıkçılık

Metro Türkiye, faaliyetlerine başladığı günden beri o kadar güzel işlere el atıyor ki tahmin edemezsiniz. Anadolu’da kaybolmaya yüz tutmuş bir ürünü tespit ediyor, üreticinin köyünde karargah kuruyor, tohum veriyor ve alım garantisi ile adeta teşvik ediyor. Metro bu ürünleri koruma altına alıyor ve daha çok insanımızın yararlanması için çaba sarf ediyor. Bir Alman firması Anadolu için bu denli yararlı işler yapıyor. 

MASABAŞI SOHBETLERİ

Hayatını yeme içme sektöründeki yayıncılığa ve faaliyetlere adamış Gökmen Sözen geçtiğimiz hafta çok önemli bir buluşmaya imza attı. “Sürdürülebilir balıkçılık ve balık restoranlarının yeme içme sektöründeki yeri” konulu Gastronometro Masabaşı Sohbetleri’ne sorunları tartışmak için Türkiye’nin ünlü balık restoranlarından İskele Balık Pişiricisi kurucusu Tahsin Fettahoğlu, Calipso Fish kurucu ortaklarından Ahmet Taner Murat, Bay Nihat kurucu ortağı Volkan Bekit ve Park Fora ve Sea-Food Restoran kurucusu Ali Rıza Yılmaz ile birlikte katıldım. Metro Türkiye CEO’su Sinem Türüng ve Saha Grup Satış Müdürü Resul Açıkel’in de bulunduğu toplantı oldukça verimli geçti.

Ahtapot, kalamar ithalatındaki verginin yerli tedarikçileri de etkilediği, verginin düşürülmesinin fiyatlara olumlu yansıyacağı, yerli tedarikçilerin ithal ürün fiyatları ile adeta yarıştığı dile getirildi. Balıkların ve deniz ürünlerinin azaldığı, hepimizin klasik olma umudunun suya düştüğü, karamsarlığın arttığı herkesin yüzünden okunuyordu. Gastronometro şefleri inovatif bir menü hazırlamışlardı. Modern meze tabağında yer alan başlangıçlar ve ardından gelen İskenderun karides kebabı enfesti. Finalde ise helva varyasyonlarını içeren tatlı geleneksel helvamıza modern bir yorum getirmişti.

 

PREMIUM ÇİPURA SÜRPRİZİ

Metro’nun Anadolu çiftçisine yakınlaşmasını, balık sektörüne de yapacağı günü umutla beklerken “premium çipura” üretiminin gerçekleştiğini ve diğerlerine oranla iki kat daha fazla omega 3 içerdiğini anlattı yöneticiler. “Mutlu Balıklar Projesi” ile tıpkı gezen tavuklar gibi üretime başlamışlar. Ana yemekte yediğimiz Antalya piyazlı Metro çipurası oldukça lezzetliydi. Özel koşullarda yetiştirilen bu balık, çiftlik balıklarındaki soru işaretlerini de ortadan kaldıracak gibi.

Balıkçılığımızın geleceği risk altında… Bu konu hepimizi umutsuzluğa düşürmüşken sürdürülebilir ve kaliteli balıkçılık için gösterdiği çabalar ve Türkiye’nin geleceğine inançla çalıştığı için Metro’ya teşekkürler!

Yorum Yazın