Üç ayda bir çıkarmış olduğum Trilye dergisinde yeni açılan mekanları motive etmek için yer veriyorum. Ama bazen hayretler içinde kalıyorum, hazırlık yapıp basıma gireceği zaman bir de öğreniyorum ki mekan kapanmış. O nedenle artık birkaç yıl rayına oturmadan, rüştünü ispat etmeden yeni yerlere pek fazla gitmemeye karar verdim.
Alaçatı Ot Festivali’ne gittiğim zaman bu yıl planımda Kuytu Restoran ve Akın’ın Yeri vardı. Fakat şehirdeki yoğun kalabalık yüzünden Kuytu’ya gidemedim. Daha önceki yıllarda ziyaret ettiğim yerleri ikinci yıl göremiyorum. Kuytu artık klasikleşti ve Alaçatı ile özdeşleşti. Sahibi ve şefi Yaprak Uziş, yıllardır işinin başında ve tek hedefi lezzet. O nedenle her yıl grafik yukarıya çıkıyor.
SIRA DIŞI BALIKÇI
Yosun kokularının masamıza kadar geldiği Özbek Köyü’ndeki Akın’ın Yeri’ni yirmi yıldır biliyorum. Her gidişimde denizin derinliklerinden atmosfere çıkmış olağanüstü deniz canlılarının damağımda lezzet patlaması yaptığını hissetmek bana inanılmaz keyif veriyor.
Gündüz ara saatte gittiğim mekanda pek çok ünlü simayı görünce hiçbir şeyin tesadüfi olmadığını görüyorsunuz.
YETENEKLİ ŞEF HİMMET
Haftanın her günü işinin başında restoranın sahibi ve şefi Himmet Kuşcan’ın yorgunluğunu müşteri memnuniyetleri alıyor. Tek tek müşterilerle ilgilenip mutfakta yemek pişiriyor Himmet Bey ve kardeşi Mehmet Bey. Sadece deniz ürünleri değil, önünüze gelen tüm yeşillikler, soğuk mezeler taptaze.
Otların diriliş mevsimi olduğu için cibesten, şevketi bostana kadar pek çok çeşit otu bulabilirsiniz.
PİNA İLE BULUŞTUM
Küçükken kumsallarda şnorkelle pina çıkarmaya bayılırdım. Ama ilgilendiğim sadece içindeki incisi ve kabuğuydu. Sabah denizden çıkarılan pinadan bol sirkeli müthiş bir salata parmaklarımızı yedirdi gerçekten. Ya kidonya! Bu kadar mı lezzetli olur? Alışmak mı zor, vazgeçmek mi dediğimiz istiridyeye yorum yapıp azıcık ateş gösteren Himmet Bey istiridyeyi sevdiriyor. Gerçekten ezber bozuyor. Hepsi de Özbek Köyü’nden denizden çıkarılmış sabah saatlerinde. Taş barbunu ve granyöz deniz mahsullerinin finaliydi. Sadece erkek balıklardan çıkan sütlük ise denemeye değer.
Kendini sürekli geliştiren, mavi sulardan yaratıcı lezzetler yaratma peşinde koşan Akın’ın Yeri lokantasına civar illerden konuklar geliyor. Fiyatlar da ortalamanın altında. Hafta sonu kilometrelerce yolu göze almaya değer. Hatta neler istediğini önceden telefonla söyleyip hazırlık yaptıran Ankaralıları bile biliyorum.
Son Yorumlar