0Yorum

Alaçatı'nın Bahar Günleri

Yedi yıl önce başlayan Alaçatı Ot Festivali bu güzel beldenin tanınmasında büyük rol oynadı. İnsanların sokağa çıkmadığı bir dönemde caddelerinde yürümenin bile zor olduğu kalabalığı görünce çok mutlu oldum. 7 – 10 Nisan tarihleri arasında Türkiye’nin dört bir yanından gelen insanlar ülkemizde güzelliklerin her zaman kabul gördüğünün göstergesiydi adeta.

BİYOÇEŞİTLİLİĞİNİN KORUNMASI

İnsanların sağlıklı beslenmesinde doğanın altın sırrı otların ne denli önemli olduğunu bu festival öğretti bize. Hangi otlar kökünden, hangileri sapından koparılmalı, sürekli insanlığın hizmetinde olması için ne gibi tedbirler alınmalı sorularına uzmanlar yanıtlar verdiler. Biyoçeşitlilikte çok zengin olan ülkemizde çıkan otlardan ilaç sanayinde ne kadar çok fayda sağladığını anlattılar. 12 bin çeşit bitkiye sahip ülkemizin zenginliği tüm Avrupa’ya bedel. Endemik bitkilerde ise Avrupa’nın iki misline yakın bir zenginlik.

YENİ İMAR YOK

Alaçatı’nın dünyaca tanınmasında büyük rolü olan, Çeşme’nin başarılı ve çalışkan Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç, daha önceden imara açılan yerler dışında 12 yıldır hiçbir yeni alanın imara açılmadığını söyledi.

Alaçatı’nın doğasının her geçen gün bozulmadan güzelleştiğini ve koruma altında olduğunu anlattı Başkan Dalgıç.      

İKİ BİRİNCİ ÇIKTI

Yaratıcı yemekler lezzet odaklıydı, orijinaldi ve sunumlar sınıf atlamıştı. Birbirine o kadar yakındı ki verilen puanlar, yarışmadan iki birinci çıktı.

‘Çengel Dikeni’ yemeği ile otları birbirine karıştırmadan müthiş bir incelikle yapan, ayıklanması zor bitkiyi sabah erken saatlerde tam çiçeklenme zamanı çiğ yerken eline batırmadan koparıp, hazırlayan Recep Subaşı müthişti.

Hele ‘Güveçte Etli Ot Türlüsü’ amatör bir ev hanımının elinden sanat eserine dönüşmüştü. Bu yemek ile Şehnaz Çevik birinciliği paylaştı. Belediye Başkanı birer tam altınla ödüllendirdi.

‘Kınalı Pide’ ile Elif Ok ikinci oldu. ‘Tatlı Radikam’ isimli tatlı ise pes doğrusu dedirtti hepimize. Bu tatlı ile İsabet Barutçuoğlu üçüncü oldu.

İşte Türk mutfağının yöresel zenginlikleri budur. Hüneri yabancı mutfaklardaki kopyalamada arayanlara duyurulur. Başkası olmayın kendiniz olun. Yerel olun, lezzetli olun. Gelecek kendi değerlerimize sahip çıkmakta ve kompleksten kurtulmaktadır. Alaçatı bunu başardı.

Yorum Yazın