0Yorum

Yaşamı İyi Fotoğraflayanlar

Yılda binden fazla fotoğraf çeken fotoğraf sanatçısı David Leek’e yakın bir dostu: “Fotoğraf makineni sürekli yanında taşımanı anlıyorum. Önemli bir olayla karşılaşırsan bunları fotoğraflayıp basına satarak yüksek miktarda paralar kazanmak istiyorsun” der.

Dostunun bu yorumuna David Leek şu cevabı verir:

“Benim fotoğraf çekmemdeki amacım yaşamı daha iyi gözlemleyebilmek içindir. Makinemi hep yanımda taşıyorum ki bu hayata karşı uyanık olmamı sağlıyor. Eğer dikkat etmeseydim, tembelleşir ve şeftali ağacımızdaki yeni çiçekleri ya da taraçamda yaşayan bir kertenkelenin renklerini farkedebilir miydim?”

Ahmet Nazif Zorlu, yaşamı çok iyi fotoğraflayan müstesna insanlardan biridir. Hayata dair öyle isabetli görüşleri vardır ki sıfırdan zirveye nasıl çıkıldığını gayet iyi anlayabiliyorsunuz.

ENERJİSİ HİÇ TÜKENMİYOR

Ahmet Zorlu ile 2001 yılında Gaziosmanpaşa Mahatma Ghandi’deki ilk restoranım Seagull’de tanışmıştım. Ticari hayatıma ilk başladığım Denizbank’ın G.O.P Şube Müdürü Selma Özsoy Hanımefendi öğle yemeğinde hiç haber vermeden Zorlu’yu restorana getirince çok heyecanlandım. Henüz malzeme ve ekipmanlarımı bile tamamlayamadığım mekanımda sıradan bir güveç kabında pişirdiğim fırında balık ikram etmiştim. Ekmeği suyuna banarak yiyen Ahmet Zorlu’nun mütevazılığından çok etkilenmiştim.

Daha sonra Hafta Sokak’taki Trilye’ye büyük bir ihale kazandıktan sonra kutlamaya gelmişti Ahmet Bey, yine aynı alçakgönüllü tavırlar sergilemişti.

Geçtiğimiz hafta Kuleli Caddesi’ndeki yeni mekanıma yine öğle saatlerinde tek başına gelen Ahmet Zorlu, gerçekten yıllara meydan okuyan bir zindelikteydi.

SIFIRDAN ZİRVEYE

Denizli’nin el dokumalarıyla ünlü Babadağ İlçesi’nde dünyaya gelen Ahmet Zorlu, küçük yaşlarda babasının uğraştığı işe ilgi duydu. İlkokuldan sonra okumayı bırakıp bir yandan da babasının dükkanında çalışmaya başladı.

Karadeniz pazarını keşfe çıkan amcasının eve yüklü siparişlerle geri dönmesi Ahmet Bey’in yaşamının dönüm noktası oldu. 15 yaşında amcasıyla birlikte Bursa, Ankara ve Samsun’u kapsayan iş gezisine çıkan Zorlu, Trabzon’da son noktayı koydu ve orada bir dükkan açmaya karar verdi. Çok iyi satış yapmasına rağmen yıl sonunda zarar eden Zorlu’ya iyi bir ders oldu. Başarısızlık karşısında yılmamayı, havlu atmamayı öğrendi Trabzon’da.

İstanbul’a gitme kararı alarak 3 yıl kaldığı Trabzon’dan ayrıldı. İlk renkli nevresim takımını Türk tüketicisine tanıştıran Zorlu, 1975 yılında Bursa’da Korteks’i kurdu. Sonraki yıllarda dünyanın en büyük entegre iplik ve dokuma tesislerinden biri olmayı başaran Korteks ile tül perde üretimine geçti.

Ahmet Bey, en büyük silahın ürün kalitesi olduğunu sık sık vurgular. “Dürüst olup cesaretli kararlar verdikten sonra, başarı insanın peşinden gelir” demektedir her zaman.

SANAYİCİ İYİ KOKU ALMALI

Henüz 25 yaşındayken fabrika kuran ve yaşamının her safhasında başarıdan başarıya koşan Ahmet Zorlu, tırnaklarıyla zirveye tırmanmış bir işadamıdır. Onun için yaşamdaki öncelikli konu üretmek olmuştur her zaman.

Avrupa’nın en büyük polyester üreten grubunun patronu Ahmet Bey, inovasyona, Türk malının en kaliteli olduğunu bütün dünyaya duyurmaya içtenlikle inanmış ve cesur hamlelerle çok büyük mesafeler kat etmiştir.

Yurt dışındaki tüm müşterilerinin ağızdan ağıza reklam ile sağlandığını söyleyen Zorlu, Alman, Fransız ve Amerikalı müşterilerin hep birbirlerine önererek yurt dışındaki işlem hacminin çok büyüdüğünü söylemektedir. Büyüme çizgisinde her zaman akılcı yol çizdiklerini ve akılcı bir planı takip ettiklerini söyleyen Zorlu, Ar-Ge çalışmalarına çok önemsemekte ve iyi koku alarak cesurca kararlar verip uygulamaktadır.

TÜRKİYE’NİN GÖZBEBEĞİ

Zorlu Holding, 16 bin çalışanıyla Türkiye’ye mal olmuş bir gruptur. Sezgileri, öngörüleri müthiş derecede güçlü olan müstesna bir insan olan Ahmet Bey, inandığı konuda kendisine muhalefet edenleri dinler ama kararı kendi verir. Hedef koyar, plan yapar ve hayata geçirmede bir gün dahi gecikmez.

Çarşaf işiyle uğraşırken “Perdesiz ev olmaz” diye perde işine giren Zorlu, çağın gereksinimlerini yakinen takip eden bir vizyona sahiptir. Zamanı gelince “Televizyonsuz ev olmaz”, “Bilgisayarsız ev olmaz” gibi düşüncelerle bu sektörlere de el atan, dünya devleri ile yarışıp başarıyı yakalayan Zorlu, ülkemiz için gerçekten çok önemli bir işadamıdır.

Yaptığı işlerde hiç günübirlik düşünmez Ahmet Bey, cumartesi pazar günleri dahil küçük yaşlardan beri sürekli çalışmaktadır. Önemli olanın zirveye çıkmak değil, çıkılan zirveden geri inmemek olduğunu ve bu konuda da çok özverili olunması gerektiğini söylemektedir.

Çalışma hayatında son derece titiz bir insan olan Ahmet Bey, kurumsal yönetime inanır ve 30 yıldır kurumsallaşmaya önem verir.

Kıbrıs’ta görev yaptığım zamanlar gümrüksüz getirme hakkımı kullanarak aldığım beyaz eşyaların, dünyaca ünlü markalar olmasına rağmen, kullanım ve serviste çok zorlanınca Ahmet Bey’in dünya devlerine meydan okuyarak ürettiği elektronik ve beyaz eşyaların ne denli önemli bir karar olduğunu anladım. Üzerinde “Türkiye’de yapılmıştır” damgası taşıyan bir ürünün bana verdiği keyfi kelimelerle anlatamam. Bize bu duyguyu yaşatan girişimcilerden biri olan Ahmet Bey’le ne kadar gurur duysak azdır.

Tekstil, elektronik, beyaz eşya, gayrimenkul, enerji, metalurji, savunma gibi birçok farklı alanda faaliyet gösteren şirketlerle yoluna devam eden Zorlu Holding’in daha nice başarılar yakalayacağı aşikardır.

Sosyal sorumluluk projelerinde de adından çok bahsettiren Ahmet Bey, sivil toplum kuruluşlarıyla da yakından ilgilenmektedir. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Yönetim Kurulu Üyesi, Türkiye Sanayiciler ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), Denizliler Birliği Eğitim ve Kültür Vakfı (DENBİR), Babadağlı Sanayici ve İşadamları Derneği (BASİAD) ve Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TETSİAD) Üyesi olan Zorlu, hiç durmadan büyük bir özveriyle ülkemize hizmet etmeye devam etmektedir.

1999 yılında kurulan ve sayısız öğrenciye burs veren, çok sayıda okul yaptıran Mehmet Zorlu Eğitim, Sağlık, Kültür ve Yardımlaşma Vakfı’nın da (MZV) kurucusu olan Ahmet Zorlu, hayırsever bir işadamıdır.

Ahmet Bey, Türk iş dünyasının yurt dışındaki etkinliğini arttırmayı hedefleyen sosyal çalışmalara da büyük önem vermektedir.

2007 yılında İspanya Kralı 1. Juan Carlos tarafından “İspanya Kraliyet Sivil Liyakat Nişanı” ile taltif edilmiştir. Ülke içinde ve dışında her zaman gurur kaynağımız olmuştur Ahmet Nazif Zorlu.

Değerlerinizin ne olduğunu bildiğinizde karar almanız zor değildir. Şeker Bayramınızı kutlar, barış ve kardeşlik duygularının daha da pekiştiği nice mutlu bayramlar dilerim. İyi pazarlar.

 

Yorum Yazın