Hafta sonu gölde balık tutan genç bir adamın oltasına her zamankinden farklı türde bir balık takılır. Balık konuşmaya başlayınca genç adamın şaşkınlığı iyice artar. Balık “Eğer yaşamama izin verir, tekrar göle dönmemi sağlarsan üç dileğini yerine getireceğim” der. Şaşkınlığı üzerinden atmaya çalışan delikanlı “Sadece üç dilek mi?” diye sorar. “Anlaşma yapalım, sen benim beş dileğimi yerine getir ben de seni tekrar arzuladığın yaşama geri göndereyim.” “Kusura bakma dostum” der balık, “Sadece üç dileğini yerine getirebilirim.” Genç adam anlaşma yapmakta ısrarlıdır, dilek sayısını artırmaya çalışıyordur. “Pekala” der, “Madem ki beş dileğimi yerine getiremiyorsun dört olsun öyleyse.” Balık bu defa bitkin ve cılız bir sesle konuşur: “Üç dilek, başka yok.” Bu kez genç adam düşünmeye başlar, üç dilek mi tutmalı yoksa ısrarcı mı olmalı, gölde başka konuşan balık varsa onları da yakalayıp dilek sayısını mı artırmalı… Nihayet genç adam kararını verir: “Peki sen kazandın konuşan balık, üç dilek tutmayı kabul ediyorum.” Fakat onun bu sözlerine balık karşılık vermez. Genç adam sepete baktığında geç kaldığını ve balığın çoktan yaşamını yitirdiğini görür. Teoman Seyithanoğlu başarılı yaşam kariyerine cesaretli kararlar alarak çok erken yaşlarda başlamış değerli bir hukukçudur. Ama onun hukukçuluğu yanında çok ayrıcalıklı özellikleri vardır. Hayatı mücadele ile geçmiş olan Seyithanoğlu, Kahramanmaraş’ın eski, köklü ve tanınmış ailelerinden birinin ikinci erkek evladı olarak dünyaya geldi.
MARKA PATENTTE GÖZ AÇTIRMAZ
İlkokula İzmir’de başlayıp Kahramanmaraş’ta bitiren Seyithanoğlu, lise ikinci sınıfa kadar Maraş Lisesi’nde parasız yatılı olarak okuduktan sonra babasının görev yapmakta olduğu Kırşehir’e gelerek Kırşehir Lisesi’nden 1961 yılında mezun oldu. 50 yılı aşkın süredir Ankara’da yaşamını sürdüren Teoman Bey, birkaç değişik üniversitede öğrenim yaptıktan sonra 1972 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. 1973 yılında Ankara Barosu’na kayıtlı olarak başladığı serbest avukatlık faaliyetlerini bugüne kadar 40 yılı aşkın bir süredir kesintisiz sürdürmektedir. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuku’nda, Marka ve Patent konuları başta olmak üzere hukukumuza görüş ve değerlendirmeleri ile önemli katkılar sağladığı ilgili camiada iyi bilinir ve her zaman takdir edilir. Dünyanın en önde gelen medeni ülkelerinin vatandaşlarının Türkiye’de marka ve patent haklarının korunmasında çok etkili olmuş ve Avrupa’da dahi bilinip takdir edilen mücadeleler vermiştir. Haksızlıklara asla tahammül edemez ve haksız yere tanınmış markaları taklit edenlerin, kopyacıların korkulu rüyasıdır Teoman Seyithanoğlu. Bu hususlardaki başarılı çalışmaları onun üst seviyedeki temsilini açıklıkla ortaya koymaktadır.
AİLECE GURMELER
Uluslararası gurme kuruluşu olan Chaine des Rotisseurs’un Ankara bölgesi kurucularından eşi Kadriye Hanım’la birlikte 15 yılı aşkın süredir Türkiye ve yurt dışı gurme faaliyetlerinin içerisinde yer almaktadır. Bu yemeklerin pek çoğunda birlikteydik. Ama 2009 yılında Monaco’da yapılan Prenses Caroline’in de katıldığı yemekte aynı masada idik. Kendilerini dikkatle izledim, gerçekten her yemekte yaptıkları yorumlar gerçek hakkını veriyordu. Yeme içme sektörünün çıta atlamasına katkı sağlayan bu faaliyetlerde Seyithanoğlu ailesinin sektöre verdikleri katkı yadsınamaz. 20 yıl ODTÜ’de ve daha sonra Bilkent’te öğretim görevlisi olarak çalışma hayatını sürdüren aynı zamanda yetenekli bir hanım olan Kadriye Hanım bu dünyada tanıdığım en mütevazı ve dost canlısı insandır. Yüksek mimar olan Kadriye Hanım, Türkiye’de Faruk Malhan gibi pek çok ünlü mimarın hocasıdır ve saygı ile kendilerine şükran duymaktadırlar. Trilye’nin müdavimleri arasında yerini ön sıralarda koruyan Kadriye Hanım’ın deniz mahsulleri hazırlayıp pişirmedeki mahareti arkadaş çevresinde çok konuşulur.
HEMŞEHRİ CANLISIDIR
Gıda Mühendisi, Tıp Doktoru ve Avukat olan üç yetişkin kız çocuğunun babası olan Teoman Bey, Kahramanmaraşlılar tarafından hemşehri canlısı olarak bilinir ve çok sevilir. Sık sık emekli olmayı dile getirse de kendisinin engin deneyimlerinden her zaman istifade eden müvekkilleri buna olanak tanımamaktadır. Hukuk camiasında ihraz eylemiş olduğu yere kolay gelinmediğine İstanbul’a birlikte yaptığımız bir karayolu seyahatinde tanıklık ettim. Avukat Sanem Hanım’la birlikte bir çay molası bile vermeden İstanbul’a gidene kadar sanki duruşma salonundaymış gibi çalıştılar. Durmak bilmeyen çalışkanlığı ve azmi ona en azından yaz aylarında bile olsa Bodrum’da balık tutmanın hayalinin ötesine geçemeyeceği veya bir süre daha erteleneceği sinyallerini vermektedir.
HAYIRSEVER KİŞİLİK
Teoman Seyithanoğlu sosyal sorumluluk projelerinde hep gönüllü olarak yer alır. Ankara’daki Kahramanmaraş Eğitim ve Kültür Derneği’nin de kurucuları arasında yer alan Seyithanoğlu 15 yıl önce Kahramanmaraş’ta Büyükşehir Belediye hudutları içinde babası hâkim Aldülgani Seyithanoğlu adını taşıyan bir ilköğretim okulu yaptırdıktan sonra, şimdilerde de Ankara’da Çankaya semtinde annesi Nazlı Hanım adına modern görünümü ağır basan muhteşem bir cami inşa ettirmektedir. Müvekkilleri, sevenleri, hemşehrileri kariyerinin zirvesindeki Teoman Seyithanoğlu’na amatör balıkçılık yapmak için vize vermemekte çok haklılar çünkü o yaşlı sayılabilecek yaşlara henüz gelmedi. 81’inde Benjamin Franklin Amerika Anayasası’nın kabulünü sağlayan diplomasiyi gerçekleştirdi. 90’ında Pablo Picasso hala çiziyor ve oyuyordu. 91’inde Eamon de Valera İrlanda başkanı olarak görev yaptı. 100 yaşındayken büyükanne Moses, hala resim yapıyordu ve Tiziano “Battle of Lepants”ı yaptığında 98’indeydi. Ama Seyithanoğlu’nun vereceği o kadar çok şey var ki benim yakinen tanıdığım dünya devi olmuş markaların korunmasında çok büyük payı var. Ne zaman çok yaşlısınız? Gerçekten verecek bir şeyiniz kalmadığı gün. Ve ben onu uzun yıllardır tanıyan birisi olarak iyi bir haber vereyim: O günün ille de gelmesi gerekmiyor.
Son Yorumlar