Amerikalı eğitimci ve felsefeci John Dewey’e 90’ıncı doğum gününde bir gazeteci şu soruyu sordu:
“Okuduğunuz bunca kitabın size ne faydası oluyor?”
John Dewey, bilgi ve kültürünün artmasını kastederek:
“Dağlara tırmanmama yardım ediyor,” cevabını verdi.
Gazeteci, filozofun bu cevabından bir şey anlamadı ve:
“Dağlara tırmanmak mı? Dağlara tırmanmanın ne faydası var?” dedi.
Filozof, gazeteciye şu açıklamayı yaptı:
“Tırmanacağınız diğer zirveleri görebilmek için dağlara tırmanmak gerekir. Bundan vazgeçtiğiniz an kaç yaşında olursanız olun yaşamınız sona ermiş demektir.”
Ali Baran, genç yaşta zirveleri yakalamış çok değerli bir işadamı ve olağanüstü çalışkan, yetenekli bir yöneticidir.
2001 yılında Mahatma Gandhi Caddesi’nde açmış olduğum ilk restoranım Seagull’ın ilk müşterisi olan Ali Baran’la o günden bu yana tanışırız.
Fransa’dan gelen konuklarını Trilye’de ağırlayan Ali Bey ve ailesi deniz ürünlerine oldukça düşkündür.
VEFA İNSANI
Ali Baran dik duruşu, efendiliği, ciddiyeti ile gerçekten örnek alınacak müstesna bir insandır. Trilye’yi devralmadan önceki ortaklığımdan ayrıldığımda beni ilk arayan Ali Serdar Baran bir vefa insanıdır. Dostlukları ölümsüzdür. Bulunduğu mevki onu daha da mütevazı bir insan yapmıştır, çok uzun yıllar Thales gibi dünyanın en büyük savunma şirketinin Ülke Direktörü olmasına rağmen sıradan bir vatandaş görünümündedir.
FRANSIZLARIN GÖZDESİ
Mükemmel derecede Fransızca konuşan Ali Bey’in yabancı konuklarını ağırladığı zaman kendisine duyulan ihtimam beni her zaman duygulandırmıştır.
Ali Baran’ın üst düzey yöneticiliğini yaptığı Thales firması son yıllarda yaptığı ataklarla Türkiye’de daha çok teknoloji üretmek ve hem büyük ölçekli firmalar hem de KOBİ’lerle işbirliğini geliştirmek için kolları sıvamıştır. Bir yabancı şirkette çalışıp ülkesi için gerekli sosyal sorumluluklara da yürekten inanmış olan Baran, 56 ülkede Türk firmalarına pazarlama avantajını, üst düzey yöneticiliğini yaptığı firmasının imkânlarıyla sağlama çabası göstermektedir.
Savunma, havacılık, uzay ulaşım ve güvenlik alanında faaliyet gösteren küresel teknoloji şirketi Thales’in Türkiye Direktörü Ali Baran, Türk savunma şirketleriyle iç ve dış pazarlarda güçlü işbirliklerine imza attıklarını büyük bir gururla anlatmaktadır. Pakistan’a deniz karakol sistemleri için TAI ile birlikte teklif verdiklerini belirten Baran, “Bir Orta Doğu ülkesine daha teklif vereceğiz, gelecek dönemlerde çeşitli anlaşmalara imza atacağımıza inanıyoruz” diyerek Türkiye’nin önünde savunma sanayi ihracatı için çok iyi fırsatlar bulunduğunu işaret etmektedir.
CİDDİ VE PRENSİPLİ ÇALIŞMA
Genç yaşta savunma sistemleri alanında Avrupa lideri olan Thales’in Türkiye Direktörü görevine tırmanan ve bu görevi en iyi şekilde yürüten Ali Bey, çalışmalarında çok ciddi, prensipli ve son derece dürüst davranışlarıyla her zaman dikkat çekmiştir. Şirketinin menfaatlerini kendi menfaatlerinden her zaman üstün tutup tam bir kurumsal zihniyetle çalışmaktadır. Küresel teknoloji şirketi Thales, geçen yıl 56 ülkede 61 bin çalışanıyla 13 milyar avro gelir elde etti. Kara, deniz ve hava kuvvetleri için geliştirilen radar sistemleri, elektro-optik sistemler ile sonar sistemlerine ilişkin son teknolojik çözümlerde bir hayli mesafe kat eden Thales, Türk Silahlı Kuvvetleri için bilgi komuta kontrol ve muhabere sistemleri ile silah ve koruma sistemlerini geliştirerek uygulamaktadır.
Tanıdığım günden beri kendisine en büyük desteği veren zarif eşi Derya Hanım’dır. Çocukları Alde ve Cem’e ilk yıllardan itibaren balık yemeyi alıştıran Ali Bey ailesine düşkün bir babadır. Annesi Reyhan Hanım’ı da zaman zaman birlikte gördüğümüzde gerçekten biz de bu aileyi Trilye’nin ayrılmaz bir parçası olarak kabul ediyoruz.
GELECEK VAADEDİYOR
1909 yılında Kuzey Kutbu’na giden ilk insan olarak ünlenen kâşif Robert E. Peary’nin torunu dedesi gibi maceraperest ve kâşif olma heveslisiydi.
Bir gün büyükannesine:
“Büyükanne,” der. “Ben aya gitmek istiyorum, sence bunu başarabilir miyim?”
Bu soru üzerine yaşlı ve tecrübeli kadın torununa şu öğütte bulunur:
“Eğer istediğin şeyi hakikaten candan istiyorsan, onun hakkındaki bütün bilgileri bıkmadan, usanmadan ve yorulmadan öğrenebilmeyi başarabilirsen ve sonra bunları uygulamak için bütün kuvvet ve cesaretini sarf edebilirsen, senin dünyada yapamayacağın hiçbir şey yoktur.”
İşte böyle bir insan da Ali Baran’dır. Hem onu çok eski yıllardır tanıdığım, dostum olduğu için, hem de çok önemli bir görevde üstün başarı sağlayan bir ülke evladı olduğu için gururlanmaktayım.
Görünmekten, hava atmaktan, medya önünde gözükmekten hiç haz almaz. Uzun yıllardır size tanıtmak istediğim Ali Baran gerçekten çok önemli değerlerimizden, özel bir insandır.
İnsanın en büyük buluşu ateş, tekerlek ya da motor, atomik enerji veya maddi dünya ile ilgili bir şey değildir. O düşünceler ülkesindedir. İnsanın en büyük buluşu anlaşarak ekip halinde çalışmaktır.
Tarih boyunca gayret sarf etmeksizin yaşayanlar arasında isim bırakmış bir tek insan yoktur. Sıkı çalışmanın yerini tutacak da hiçbir şey yoktur.
Son Yorumlar