0Yorum

Ankara Tutkunu Girişimci

Hayatta başarılı olmuş yaşlı bir adama bazı gençler: “Hayatın bize en üst derecede mutluluk ve başarıyı sağlaması için ne yapmalıyız?” diye sormuşlardı. Ondan şu cevabı aldılar: “Sizin bu sorunuz, bana bir tek ineği olan köylüyü hatırlattı.” Bir gün o köylüye adamın biri sordu: “İneğin ne kadar süt veriyor?” Köylü şu cevabı verdi: “İneğim hiç süt vermez. Sütü ondan sizin almanız gerekir.” Ankara’nın yetiştirdiği çok özel iş adamlarından Hüseyin Bektaş ile tanışmam emekli olduğum günlere dayanır. O zamanlar radyo sevgimizden henüz kopamamıştık. Eşim radyo tiyatroları dinlemekten, ben de radyoda sürekli müzik dinlemekten büyük zevk alırdık. Zaten M. Ali Clay’ın dünya şampiyonasını, Kıbrıs Barış Harekâtını kesintisiz 24 saat yayından dinlediğimizi, 12 Mart Muhtırasını, spor toto sonuçlarını, maç yayınlarını üzeri dantel örtülü radyodan duyduğumuz yıllar geçeli çok olmamıştı. Dantel örtülerin altındaki radyolardan arkası yarınları ve Zeki Müren’i sobalı evlerimizde dinlemek zamanın en büyük keyfiydi. İlkokula yeni başladığımda çözemezdim radyoyu bir türlü. Şaşkınlık içinde ses gelen kutunun bize ses verdiğini “İçinde biri mi var” diye merak ettiğim o günleri dün gibi hatırlıyorum.

89.5 RADYO BEK

Radyonun altın yılları geçtikçe hüzünlenen yüreğime su serpen Hüseyin Bektaş’ın kurduğu Radyo Bek oldu. Hüseyin Bey ticari kaygı endişesi düşünmeden hep ilkeli davrandı radyosunda. Hiç reklam almadı. Kesintisiz müzik yayını ile birlikte çok yararlı yayınlar yaptı. Emekli olduktan sonra kendini zeytin üretimine adayıp çok kaliteli bir zeytinyağı imal eden Yarbay Naci Yıldırımer, Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda uzun yıllar emir subaylığı yaptı. Komuta kademesinde birkaç ünlü komutanla çalışan Naci Yarbay sabahın erken saatlerinde karargah istikametindeki yaptığı araç yolculuklarında 89.5’i keşfetti. Komutanlar erken saatte kulağa hoş gelen stüdyoda ağırlanan Ziya Taşkent’leri, Müzeyyen Senar’ları, Münir Nurettin Selçuk’ları, Alâeddin Yavaşça’ları, Emel Sayın’ları dinleyince günü keyifli başlıyorlardı. Bir gün komutanı “Yahu bu müzikler beni çok dinlendiriyor kim acaba bu radyonun sahibi rica etsek bize cd verir mi?” deyince Naci Yarbay, Radyo Bek’in sahibi Hüseyin Bektaş’a ulaşıp hemen cd’yi hazırlattı. Özel radyoların yeni faaliyete geçtiği dönemde unutulmayan güzellikleri yaşatmaya çalışan, nesli tükenen insan örneklerindendir Hüseyin Bey.

VEFALI DOST

Hüseyin Bektaş müthiş bir azme sahiptir, durmak nedir bilmeyen çalışkanlığıyla Ankara’da farklılıklar yaratmıştır. Onu en farklı kılan özelliği de menfaat gözetmeden kurduğu candan dostluklardır. Görev başındaki unvanı ne olursa olsun devletten veya özel sektördeki yöneticilerle değil, emekli olanlarla ilgilenir. Arkadaşları için canını verir. Yenilikleri sürekli takip eder. Bilkent Ankuva’daki Cafe Neuhaus’u açan Hüseyin Bey’in Ankara’nın gelecekteki gelişimi ile ilgili yorumlarına, olumlu görüşlerine yıllar sonra daha çok hak verdim. Cesaretle yaptığı girişimlerde hep başarılı oldu. Cafe Neuhaus’a bir dilek kuyusu yaptırdı. Belirli zamanlarda Serçe Derneği’nin açtığı bu kuyudaki toplanan yardım paraları serebral palsili çocukların bakımına katkıda bulunmak için kullanıldı.

ÖRNEK ULAŞIM ARAÇLARI

Bekset Taşımacılık şirketindeki araçları her zaman örnek alınacak standartta oldu. Araçların üzerine “Başkentli olarak bugün ne yaptın?” gibi sözler yazdırdı. “Gülümsediniz mi?”, “Selam verdiniz mi?” gibi dikkat çekici ibareler koydurdu. Toplumda arzuladığı güzel gelişmelere katkıda bulunmak için elinden gelen her şeyi yaptı Hüseyin Bey ve hala yapmaya, insan olmanın verdiği sorumlulukları yerine getirmeye, çok sevdiği Ankara’nın çok daha güzelleşmesine yürekten destek vermeye devam etmektedir.

SOSYAL SORUMLULUKLAR

İnsanlara elini uzatan, hayırsever kişilik Hüseyin Bektaş’ın insanlara ve kurumlara yaptığı sayısız desteği anlatmakla bitmez. Eğitime yüzde yüz destek projesi adı altındaki kampanyada bir otobüs bağışladı. Çanakkale ve Kurtuluş Savaşları’nın ruhunu öğrencilere kazandırmak amacıyla düzenlenen turlarda kullanılmak üzere bağışladığı otobüsün mutluluğu ona büyük haz verdi. Daha önceki yıllarda da başkan vekili olduğu Eğitim Dostları Vakfı ile Yenimahalle İlçesi 10. yıl İlköğretim Okulu’nun onarımını gerçekleştiren hayırsever dost insan Bektaş, Haymana İlçesi’nde bulunan Nuri Bektaş Anadolu Öğretmen Lisesi’nin yapımında da öncülük etmiştir. Spora çok düşkün olan Hüseyin Bektaş, Türkiye’yi uluslararası yarışmalarda temsil etmiş bir judocudur. 150 çocuğa burs veren Hüseyin Bektaş, Türyak Yaşlılık Konseyi’ne de bağışta bulunup Türkiye’de yeni dikkat çeken yaşlıların gelecekleri ile ilgili katkıda bulunmuştur. İyiliği yalnız iyiler anlar, kötülüğü herkes. Eğilip insanları yerden kaldırmak kadar insanın kalbine iyi gelen bir antrenman olamaz.

Yorum Yazın