0Yorum

Bir Ankara Markası - 27 Eylül 2012 Milliyet Ankara - Ayhan Aydemir köşe yazısı

Ankara son yıllarda bir ivme tutturdu ve sürekli ileriye doğru hamle yapıyor... Memur-öğrenci kenti imajı çok gerilerde kaldı... Artık ekonominin de başkenti olmaya talip olacak kadar çıta yükseltildi... Yalnızca ekonomik gelişmeler değil, siyasetin nabzı da Ankara'da atıyor... Bu nedenle Ankara'nın hem yurtiçi hem de yurtdışı trafiği çok hareketli... *** Hangi vesileyle olursa olsun Ankara'yı ziyaret edenlere her açıdan iyi bir vitrin sunmak gerekiyor. Bunlardan biri de restoranlar... Dünya mutfağını da bünyesinde barındıran ama yerel tatları göz zevkine de hitap edecek şekilde servis yapan restoranlar, bir kentin en önemli tanıtım araçlarından biridir. Ankara'da çok başarılı restoranların olduğunu biliyoruz... Ama biri var ki, ünü Türkiye dışına taşmış durumda... Trilye... Yerli yabancı ziyaretçilerin Ankara'ya uğradığında büyük keyif aldığı bir balık restoranı... Bu restoran ciddi ciddi bir Ankara markası haline geldi... Öğle yemeğiyle başlayıp geç saatlere kadar süren bir temposu var... Bu saatlerde her yelpazeden siyasetçiye, işadamına, gazetecisine vs. rastlamak mümkün... Bir yönüyle şehir kulübü, bir yanıyla yurtdışında da hatırı sayılır bir popülaritesi olan restoran... *** Markanın yaratıcısı emekli bir subay olan Süreyya Üzmez... 2002 yılında başlayan restoran macerasıyla haklı bir üne kavuşmuş durumda... Ama tevazudan zerre kadar ödün vermeksizin her an, her safhasında işinin başında... Müşterilerle tek tek ilgileniyor... Dünyayı turluyor sürekli... Belirlediği yenilikler Trilye'nin konseptine uygunsa, hemen Türkiye'ye transfer ediyor... *** Eee, gelelim bu markanın gizli kahramanına... Çok bildik sözdür,"Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır" diye... Aynen öyle... Mahmure Üzmez, bu söze "cuk" diye oturuyor... Süreyya Üzmez'in eşi Mahmure Hanım, bitmez tükenmez enerjisiyle restoranın işlerini çekip çekiştiriyor... En önemlisi, yemeklerdeki lezzette bir kadının olması... *** Trilye gibi Ankara'ya vitrin olacak lezzet mekanlarının çoğalması, başkentin dünya markası haline gelebilmesi için önemli koşullardan biri diye düşünüyorum...  

 

Yorum Yazın