0Yorum

Çin’e Uzanan Başarı

1914 yılının aralık ayında çıkan bir yangında Thomas Edison’un laboratuarı tamamen yok oldu. Hasarın maliyeti iki milyon dolardan fazlaydı ama bina sadece iki yüz otuz sekiz dolara sigorta ettirilmişti çünkü betonarme bir binaydı ve yangına dayanıklı olduğu sanılıyordu.

O aralık gecesi Edison’un bir ömür boyu çalıştığı şeyler alevlerin arasında kaldı. Yangının en şiddetli olduğu sırada Edison’un yirmi dört yaşındaki oğlu Charles dumanın ve yıkıntıların arasında babasını arıyordu. Sonunda onu sakin bir biçimde yangını izlerken buldu. Ateşin parıltısı yüzüne yansımıştı, beyaz saçları rüzgarda uçuşuyordu.

Charles: “Ona içim acıdı” dedi. “Altmış yedi yaşındaydı, artık genç bir adam değildi ve alevler her şeyi yutuyordu. Beni görünce, ‘Charles annen nerede?’ diye bağırdı. Bilmediğimi söyleyince, ‘Git onu bul ve buraya getir’ dedi. ‘Ömrü boyunca bir daha böyle bir şey göremez’ ”

Ertesi gün Edison yangından geri kalanlara baktı ve şöyle dedi: “Felaketlere değer biçilmez. Bütün hatalarımız yanıp kül oldu. Artık sıfırdan başlayabiliriz.”

Yangından üç hafta sonra Edison ilk fonografını yapmayı başardı.

Aydın Ergüden hayatı boyunca büyük mücadeleler vermiş, çabalamış, didinmiş ve başarıyı yakalamış bir iş adamıdır. Her zaman, ilgilendiği sektörde en iyi olmayı hedeflemiştir.

Orhun Metal Madencilik İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanı olan Ergüden, vizyon sahibi, ülkesinin kalkınması için büyük hedefleri olan bir girişimcidir.

Türk-Çin Dostluk Derneği’nin üyesi olmam sıfatıyla Çin Halk Cumhuriyeti devletinin yetkilileri ile karşılıklı ziyaretler çerçevesinde zaman zaman Çin’e giderim. Türklere karşı yüzyıllardır değişik bakış açısıyla bakan Çinliler çok misafirperverdir. Ziyaretlerimizde kendi ülkemizde gibiyizdir. Elimizi cebimize attırmazlar. Türk misafirperverliğinin bir benzerini orada görürüz.

Yalnız ilgililerden iki ülkenin ticaret hacmi ile ilgili bilgileri aldığımda hep üzülüyorum. Neden ithalatımız ihracata göre çok büyük fark teşkil ediyor diye. İşte son yıllarda bu ülkeye önemli ölçüde krom madeni satan Aydın Ergüden bir nebze olsun benim yüreğime su serpmekte ve ülkemizin geleceği ile ilgili ümitlerimizin yeşermesini sağlamaktadır.

Orhun Metal Madencilik A.Ş. 1986 yılında kurulup 10 yıl boyunca hurdacılık alanında faaliyet göstermiştir. 1996 ve 2002 yılları arasında ise Elazığ Eti Krom’un üretmiş olduğu yarı mamul ferrokromun uluslararası alanda pazarlanmasını sağlamıştır. Daha sonraki yıllarda Türkiye’nin krom ve diğer maden havzası sayılabilecek yörelerinden ihale yoluyla sahalar edinerek, bu sahalardaki üretimiyle işletmeci ve ihracatçı olarak krom sektöründeki pazar payını arttırmıştır.

2006 yılından itibaren Ergüden Metal Madencilik Limited Şirketi olarak krom üretiminin yanı sıra demir, kurşun, çinko ve altın madeni üretimi de yapmaktadır. Çin’in dışında pek çok ülkeye ürünlerini ihraç eden firma, Türkiye kromunu dünya pazarında layık olduğu yere getirmek, orta ve küçük ölçekli üreticinin cevherlerini değerlendirmek için cansiperane çalışmaktadır.

Balıkesir’in Dursunbey İlçesi’nde krom zenginleştirme fabrikası da bulunan şirket, çağın gerekliliklerine ayak uydurarak deneyim ve birikimlerini ekleyerek büyümektedir. Yedek parça, otomotiv alanında da faaliyet gösteren Aydın Ergüden balık ve deniz ürünlerine çok meraklıdır. Zarif eşi Emel Hanım, güzel ikiz kızları Tuğçe ve Çise ile birlikte vakit bulduklarında Trilye’ye balık yemeğe gelen Aydın Bey, ailesine, ülkesine, gelenek ve göreneklerine bağlılığıyla dikkat çekmektedir. Ülkemizde böyle gizli kahramanların nasıl sessiz sedasız başarılar elde ettiğini gördükçe gelecek ile ilgili ümitlerim hep artmaktadır.

Bir yere ulaşmanın ilk adımı, olduğumuz yerde kalmayacağımıza karar vermektir. Bunun için önce düşünmek ve sonra görmek gerekir. Akabinde zihnimizi yormalı ve çalıştırmalıyız. Zihnimiz ise bir paraşüt gibidir, ancak açıldığında iş görür.

Yorum Yazın