0Yorum

Balık Sezonu Açıldı

 

İstanbul’da zanaatkarların hali vaktinin yerinde olduğunu anlattığı şiirinde Boğaz’ın balıklarına değinmeyi de unutmayan 12 ve 13’üncü yüzyıllar arasında yaşamış halk şairi Fakir Prodromas:

       “Yaşlı babam her zaman

       Oğlum oku, adam ol derdi

       Okudum, şimdi ekmeğe hasret geziniyorum

       Okuma yazmayı lanetliyorum.

       Bir zanaat öğrenip zanaatkar olaydım,

       Dolabım ekmek, şarap, lakerda, çiroz, uskumru

       Palamut yemekleriyle taşacaktı daima

       Oysa bugün fareler cirit atıyor dolapta.” diye yazmış.

Bizans devrinde ekmekle birlikte halkın günlük besinlerinden olan balığın bolluğu hep kayıtlara geçmiş.

BOĞAZ’IN BEREKETİ

İstanbul’un fethinden yaklaşık bir asır sonra İstanbul’u ziyaret eden seyyah Pierre Gyllius (1549 – 51) kentin güzelliklerinin yanı sıra, Boğaz’ın balık bereketinden de hayranlıkla bahseder:

“Venedik, Marsilya, Taranto kentleri zengin balık çeşitleriyle tanınır, ancak İstanbul’daki balık çeşitleri bu kentlerden üstündür. Liman iki değişik denizden gelen balıklarla dolup taşar. Balık bereketinin haddi hesabı yoktur. Kent halkı deniz kıyısından elleriyle balık avlar. İlkbahar aylarında Boğaz’ın Karadeniz yönünden geçen balık sürülerini halk kıyıdan taşlayarak avlar. Kıyıdaki konaklardaki kadınlar, denize pencereden sepet sallayıp balık avlarlar.”

RENGARENK TEZGAHLAR

17’nci yüzyılda Eminönü’ndeki balık pazarında sergilenen balık çeşitlerine değinen Eremya Çelebi Kömürciyan “…Yüz cins kadar olan balıkların adları Türkçe ve Rumca’dır. Rengarenk balıklar tablaya serildiğinde bahar mevsimindeki bir çiçek bahçesini andırır” diye yazar.

İstanbullu düşünür Skarlatos Vizantios (1851) Konstantinopolis adlı kitabında, Boğaz’ın girişindeki Fanaraki köyünü (Rumeli Feneri) eylül – ekim aylarında ziyaret edenlerin palamut bolluğuyla karşılaştıklarını, büyüklerinden lezzetli lakerda yapıldığını yazar.

Önümüzdeki günlerde yeni sezon FOX TV program çekimlerin başlangıcını İstanbul’da yapacağım. Galata Köprüsü önündeki teknelerde ekmek arası balığı anlatıp tarifini paylaşacağım. Ama ben de ileriki yıllarda okunacak anılarıma çok üzücü sözler yazacağım: Balık bolluğuyla anılan Boğaz’a balık programı çekimi için 2017 yılında geldim. Maalesef Norveç’ten gelen dondurulmuş uskumru bolluğu yaşanıyordu!..

Umudumuzun tükenmeyeceği bir balık sezonu diliyorum.

Yorum Yazın