Çinlilerin bambu ağacı ile ilgili çalışmalarını bilir misiniz? Çinliler bambu ağacını yetiştirmek için önce ağacın tohumunu eker, sular ve gübreler. Birinci yıl tohumda herhangi bir değişiklik olmaz.
Tohum yeniden sulanıp gübrelenir. Bambu ağacı ikinci yılında da toprağın dışına filiz vermez.
Üçüncü ve dördüncü yıllarda her yıl yapılan işlem tekrar edilerek bambu tohumu sulanır ve gübrelenir. Fakat inatçı tohum bu yılda da filiz vermez. Çinliler büyük bir sabırla beşinci yılında da bambuya su ve gübre vermeye devam ederler.
Nihayet beşinci yılın sonlarına doğru bambu yeşermeye başlar ve altı hafta gibi kısa bir sürede 27 metre boyuna ulaşır.
Akla gelen ilk soru şudur: Çin bambu ağacı 27 metre boyuna altı haftada mı yoksa beş yılda mı ulaşmıştır? Kuşkusuz ki beş yılda ulaşmıştır. Büyük bir sabırla ve ısrarla beş yıl süresince, tohum sulanıp gübrelenmeseydi ağacın büyümesinden hatta var olmasından söz edilebilir miydi?
Şansal Büyüka, ömrünü spora adamış, sabırlı, ısrarcı, mücadeleci bir spor yorumcusudur. Uzun yıllardır televizyondaki yorumlarını izlemekten büyük keyif duyduğum Şansal Bey, bunca tanınmışlığa rağmen mütevazı yapısından hiçbir şey kaybetmeyen, sevecen tavırlarıyla her takımın taraftarının sempatisini kazanan değerli bir isimdir.
TÜRK FUTBOLUNA KATKISI
Yıllardır konuşması ve ses tonuyla gönlümüzü fetheden, ülkemiz spor medyası camiasının sevilen ismi Şansal Bey’in Türk futbolunun gelişmesine katkıları büyüktür. Egosu olmayan, komplekssiz bir insan olan Büyüka, “Marifet iltifata tabidir, iltifat görmeyen marifet körelmeye mahkumdur” diyerek, gençleri, yetenekli sporcuları, gayretli futbol adamlarını sürekli motive eden bir yapıdadır. Futbolcuların yeteneklerini keşfedip, efendilik, ağırbaşlılık gibi tavırlarını da hiç göz ardı etmeden motivasyonlarını artırmak için her zaman çok isteklidir.
KENDİSİYLE BARIŞIK
Futbol konusunda müthiş bir bilgiye sahip olan Şansal Bey, kendisiyle barışık, sakin bir tavır sergiler TV programlarında.
Gazeteci, spor yazarı, program yapımcısı ve spor yorumcusu Şansal Büyüka, Maraton programında milyonları ekran başına çekerdi. Futbol ile ilgisi olmayanlara bile programı izleten Şansal Bey, sohbetine doyum olmayan bir futbol duayenidir.
Dikkatini toplamayı çok iyi becerebilen, yaptığı işe tam olarak odaklanan ve bunun sonucu olarak objektif şekilde pozisyonları değerlendiren Şansal Büyüka, yazılarıyla da okuyucuya büyük keyif verir.
Sadece süper ligin ünlü takımları ve futbolcuları ile ilgi alanını sınırlamaz. Anadolu’nun bağrından gelmiş bir takımın defans oyuncusu ile de yakından ilgilenir, motive eder. Kimsesiz futbolcuların sesi olmuştur her zaman. Tepeden bakmaz, insana değer verir.
Türk futbolunun bileklere kadar çamur zemin içinde İnönü Stadyumu’nda oynanan maçlardan, bugünkü modern sahalara geçinceye kadar 40 yıllık tarihini bilen ve gelişmeleri aşama aşama yakından izleyen Şansal Bey, Milliyet Gazetesi’ndeki keyifli yazılarıyla da futbol hayatımıza büyük destek olmaktadır.
VEFA İNSANI
Türk futboluna büyük emekleri geçen eski futbolcuları da zaman zaman hatırlatır, futbolumuza kazandırdıklarını, unutulmaz golleri, unutulmaz kaleci kurtarışlarını isim zikrederek anlatır Büyüka. Dostlukları çok sağlamdır, vefa duygusu çok gelişmiştir. Esprili anlatımları, akıcı konuşmaları yazı dilinde de kendisine bağlar futbolseverleri. Örneğin bir yazısında, “Galatasaray takımına Fatih Terim sahaya dönünce ciddiyet, Arda Turan ilk on bire girince hareket, Belhanda gibi bir usta ile son derece acemi bir kaleci ortaya çıkınca bereket geldi” gibi yorumlarıyla anlatımı eğlenceli kılar okuyucuya.
Hafızası çok güçlüdür. Uzak geçmişi imgeleyen belleği çok kuvvetlidir. Kırk yıl önceki bir derbi maçın ilk on birini ya da skoru sorun, anında hazır cevap olacaktır.
BALIĞI SEVER
Ankara’ya geldiği zamanlarda yakın dostlarıyla Trilye’ye de uğramayı ihmal etmeyen Şansal Bey, deniz ürünlerine ve balığa karşı çok ilgilidir. Tarifleri, yeni pişirme tekniklerini çok iyi takip eder. Klasik mezelerden lakerdayı ve çirozu çok sever. Restorana gelince de sevenleri tarafından ilgi odağı olur. Hangi takımdan olursa olsun yediden yetmişe herkes Şansal Bey’i gıpta ile izler.
Sena Gazetesi’nin efsane müdürlerinden Büyüka, 1992 yılında Kanal 6’da program yapmaya başladı. Daha sonraları Kanal D, Show TV, ATV, Cine5’te program yaptı. Türk televizyon tarihinde efsane olmuş Maraton ve Televole programlarına imza attı. 23 yıl boyunca Bein Sports’ta hizmet veren duayen gazeteci ve Milliyet yazarı Şansal Büyüka için kanalın hazırladığı vefa videosu da duygusal anlar yaşatıyor izlerken.
Cesur yorumlarıyla her zaman gündemde kalmayı bilen Şansal Büyüka, doğru bildiğini hiç esirgemez. Dili sivridir ama kimseyi kırmadan, incitmeden eleştiri yapar. Doğru olan şeylerin hep arkasındadır. İyi ki varsınız! Türk futbolu geldiği bu aşamada size de çok şey borçludur.
Sürdürdüğünüz hayatın niteliği ne işle meşgul olursanız olun mükemmelliğe ne kadar derinden adanmış olduğunuza bağlı olarak belirlenir. İyi pazarlar.
Son Yorumlar