0Yorum

Bir İngiliz Dehası

İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanlar ve İngilizler savaş halindeyken Joseph Cyril Bamford (JCB) açık römorkun önüne tirbuşona benzeyen burgu damperini icat etmiş ve mal indirirken insanları büyük bir eziyetten kurtaran bu buluş inanılmaz kolaylıklar sağlamıştır. Geçtiğimiz hafta bu buluşu yapan babanın oğlu dünya devi iş makinaları JCB’nin sahibi Sir Anthony Bamford Trilye’deydi. Traktörlerin önüne ilk defa aparat koyma düşüncesi geliştirip, tarımdaki araçların önüne yükleyici kepçe koyup arkasına kazıcı aparat ekleyip, kazıcı yükleyici tarım araçlarının yaratıcısı dahi babanın oğlu iş dehası Sir Anthony Bamford, JCB’nin Yönetim Kurulu Başkanı’dır. İngiltere’nin en büyük aile şirketlerinden biri olan JCB aynı zamanda tüm dünyada iş makinaları sektöründeki en büyük aile şirketi olma özelliğine sahiptir. 45 yaşında “Sir” unvanını alan Bamford, 1964 yılında JCB’de çalışmaya başlamadan önce Fransa’da Massey Ferguson’da iki yıl süren mühendislik stajını tamamlamıştır. 1969 yılında JCB’nin Paris’teki şubesinde JCB SA’yı kurmuştur. Bu oluşum ilerleyen yıllarda şirketin tüm dünya üzerinde ilerlemesine model olmuştur. Bamford’un sahibi olduğu JCB’nin 2011 yılı cirosu 2,75 milyar İngiliz Sterlini olmuş ve şirketin 66 yıllık tarihinde en büyük seviyeye ulaşmıştır. Ar-Ge’ye çok önem veren şirket 2009 krizinde de pazar payını yüzde 12,2 artırarak krizden karlı çıkmayı başarmıştır. Dünya genelinde 22 fabrikada üretime devam eden JCB firmasını Sir Anthony Bamford’un babası Joseph Cyril Bamford 66 yıl önce doğum gününde kurmuştur. Türkiye’deki iş ortakları STFA ve Işıklar Holding’le geleceği değerlendiren Bamford oldukça umutlu mesajlar verdi.

ÖZEL HOBİLERİ VAR

Sir Anthony Bamford özel hobileriyle de ün yapmış bir isim. Hobi olarak Fransa’da üzüm bağı ve şarap imalathanesi yapmış. İspanya’da sızma zeytinyağı işiyle uğraşıyor. Büyük bir Ferrari otomobil koleksiyonu var. En büyük geyik çiftliğine sahip olması ve İngiltere’deki organik tarıma olan ilgisi bu sevecen insana ilgimi daha da artırdı. Dünya çapında bu kadar büyük işler başaran Bamford’un mütevazılığı, sempatikliği karşısında ona hayran kalmamak mümkün değil. Zaten İngilizlerin tevazu sahibi oluşu, gösterişe hiçbir zaman prim vermemeleri benim en çok takdir ettiğim yönleridir.

KONSOLOSLUKTA VİZE SIKINTISI

İngiltere, benim mesleğimle ilgili gelişmeleri yakından takip etmem için vazgeçilmez bir ülke. Dünyanın en iyi restoranları orada. Bütün yaratıcı şefler Londra’dan çıkıyor. O nedenle son zamanlarda komşu kapısı yaptım Londra’yı. TRT’de büyük ses getirecek iddialı bir gurme programının pilot çekimini de Londra’da yaptık. İngiltere mutfağı öyle sadece kahvaltıdan ibaret değil. İngilizler evlerinde yemeğe özel zaman ayırıyorlar. Çok güzel yemekler yapıyorlar. Özgün restoranları var. Son yıllarda büyük bir atak yapan TRT’nin Genel Müdürü İbrahim Şahin ve Yayın Hizmetlerden Sorumlu Yardımcısı Dr. Zeynel Koç, çok takdir ettiğim insanlardır. Dr. Zeynel Koç, iletişim konusunda Türkiye’nin yetiştirdiği özel değerlerden birisidir. Vizyon sahibi ve kendisini TRT’ye adamış, gece yarılarına kadar işine odaklanmış bir yönetici. Geçenlerde kendisiyle sohbet ederken benim duyduğum İngiltere vizesindeki zorluklar onun da kulağına gelmiş ve bu zorluklardan dolayı toplantılarını Londra’da yapan pek çok şirket artık bu ülkede toplantı yapmama kararı almış. Aynı özellikleri taşıyan yeşil pasaport sahiplerinin aynı gün müracaat edip, çok farklı tarihlerde vize almaları insanları mağdur ediyor. Örneğin biletleri yanıyor insanların. Otel ve restoran rezervasyonlarını iptal ettirirken boşu boşuna para ödüyor ve canları yanıyor. Havaalanlarında tax free ödemeleri için bile özel tedbirler alan böyle ciddi bir ülkenin vize konusunda da daha duyarlı olmasını beklemenin en doğal hakkımız olduğu kanısındayım. Sir Anthony Bamford’a tuzda deniz levreği ikram ettik yemekte. Tuzun kırılışı seremonisini ilgiyle izleyip eline çekici alarak kendi de kırdı. Masaya her uğradığımızda ayağa kalktı. Tam bir İngiliz centilmeni. Üstelik Türkiye’yi ve Türkleri çok seviyor. Sevgili dostum Turgut Aksoy haftalar öncesinde Bamford’u Trilye’ye getireceği müjdesini verdiği andan itibaren çok heyecanlanmıştım. SİF JCB İş Makinaları Özel Projeler ve Eğitimden Sorumlu Direktörü Aksoy, Sir Bamford ile ilgili tüyoları bize önceden verip rahatlamamızı sağladı. Sir Anthony Bamford gittiği her yere huzur götüren, bağdaştırıcı bir özelliğe sahip, sevgi dolu bir şahsiyet. Ümitsizlik olan yere ümit, karanlık olan yere aydınlık, üzüntü olan yere sevinç paylaştıran bir insan. Kusurları görenlerden değil kusurları örtenlerden, teselli arayanlardan değil teselli edenlerden, anlayış bekleyenlerden değil anlayış gösterenlerden, yalnız sevmeyi isteyenlerden değil sevenlerden olabilen bir insan. Yağmur gibi hiçbir şey ayırmadan aktığı her yere canlılık bahşeden, güneş gibi hiçbir şey ayırt etmeyip tüm varlıkları aydınlatan, toprak gibi her şeyin üzerine basıldığı halde hiçbir şeyini esirgemeyip nimetlerini verebilecek bir insan… Kısa süreli tanışmamızda çok iyi elektrik aldığımız Sir Anthony Bamford’u bundan sonra Türkiye’nin devasa projelerinde daha yakından göreceğimize olan inancımı hep koruyacağım.

Yorum Yazın