Uzun zamandır adını sıkça duyduğum mantı, makarna ve zeytinyağlıları ile ünlü Cümcük Restorana geçen hafta yolum düştü. Ankara’da makarna ve mantı sevenlerin uğrak yeri olan Cümcük; minik bahçesi, sevimli dekorasyonu, vitrinli dolabındaki birbirinden güzel yiyecekleri ve sizi girişte sıcak karşılayan çalışanları ile cici bici bir yer.
Menüye bakmadan önce soğuk dolabından seçerek başlıyorsunuz yemeğe ama seçeneklere karar vermek zor. Çerkez tavuğundan, Girit ezmesine, vişneli yaprak sarmadan çiğ köfteye kadar gördüğüm her şey kışkırtıcı burada. Satın Alma Müdürüm Talat Kılıçarslan ile zeytinyağlı bamyayı ve yaprak sarma çeşitlerini denedik. Tabi ki vişneli yaprak sarma favorim.
Cümcük ev makarnası, erişte demek. Burası unutulmaya yüz tutmuş emek gerektiren lezzetlerin üretildiği bir mekan.
CÜMCÜK MERAKI
“Her şey 6 yıl önce Almanya’ya yaptığımız bir fuar ziyaretinde başladı.” diyor Erman Şatıroğlu. “Fuar alanında (Ambiente) karnımız çok acıkmıştı. Bir İtalyan lokantasına gittik. Önümüzde hamurunun hazırlanıp, makinadan geçirilip ardından pişirilerek servis edilen makarnaya hayran kaldık.” diyor ve bu makinayı Türkiye’ye getirip restoran açmaya karar verdiklerini söylüyor. Makarnalarının bu denli lezzetli olmasını ürünlerin doğal oluşuna, kullandıkları yumurtaların bile serbest gezen tavuk yumurtası olmasına bağlıyor Erman Şatıroğlu.
Kariyerlerini bırakıp bu işe soyunduklarını ve mevcut durumdan çok mutlu olduklarını söyleyen Erman Bey, eşi Dr. Betül Şatıroğlu ve kardeşi Şükriye Şatıroğlu ile birlikte işletiyor Cümcük’ü. Tam bir aile işletmesi burası. Şükriye Hanım makarnaya mantıya ve ev yemeklerine olan aşkından Tunalı Hilmi Caddesi’ndeki güzellik merkezini bırakıp kolları sıvamış.
15 kadın çalışıyor mutfakta. Her yer pırıl pırıl. Her ürün günlük yapılıyor ve taze olarak sunuluyor. Hele bir de enginar dolma yaptıkları güne denk gelirseniz piyango çıkmış gibi hissedersiniz kendinize.
Mantı çeşitlerine karar vermek bir hayli zor. Cevizlisinden iskenderlisine kadar geniş bir yelpaze var. İnovatif düşüncedir diye mantı iskenderi denedik. Gayet başarılı. Diğer mantı çeşitlerini ve makarna deneyimini bir dahaki sefere bıraktık. Çünkü burası sadece bir kez denemek için gelinecek bir yer değil. O yüzden müdavimi gani çeşidi mebzul
Tatlılarla final yapmadan ayrılmak zor buradan. Profiterol, ananas rüyası ve tiramisuya kadar zengin bir menüsü var. Hepsinin damakta bitimi uzun bir tat bırakıyor. Ağzımızın tadı hep böyle kalsa keşke…
Son Yorumlar