0Yorum

Hayallerine Sınır Koymayanlar

Bir uçak kazası sonucu Amerikalı ile Japon ormanda mahsur kalırlar. Vahşi bir kaplanın kendilerine doğru geldiğini gören Japon, hemen ayakkabılarını bağlamaya yeltenir. Bunu gören Amerikalı alaylı bir ifadeyle “Kaplandan daha hızlı koşacağını mı sanıyorsun?” der. Japonun cevabı ise şöyle olur: “Senden hızlı koşmam yeterli!”

Gastronomi sektörü için en elzem malzemeleri üreten Öztiryakiler firmasının patronu Yusuf Öztiryaki, herkesten hızlı koşmasını bilmiş ve Türkiye’de ilklerin yaratılmasında hep öncü olmuş çok değerli bir iş insanıdır.

Yusuf Öztiryaki ile 1990’lı yılların başından beri tanışırım. Yurt içi ve yurt dışı fuarlarda hep baş köşede firmasıyla birlikte yer alırdı. Yüreği ülke sevgisi ile dolu Yusuf Bey, “Biz niye yapamıyoruz” diye hayıflanıp ağlayan tarafta olmadı hiçbir zaman. “Daha iyisini yaparız, yabancılardan hiçbir eksik yanımız yok, en güzelini, en kalitelisini üretiriz” diyerek telkinde bulundu kendine, yanı başındakilere ve bizlere. Sonunda başardı.

GASTRONOMİYE BÜYÜK KATKI

Vizyonunu hep takdir ettiğim Yusuf Bey, “Hayallerin peşinde koşmak yaratıcılığın en temel unsurudur, hayallere sınır konulamaz, ancak hayalleriniz yapılabilir hedeflerle hayata geçirilebilir” diye belirtir her zaman. “Ayaklarınızın üzerinde durmayı bilin ama hayal kurun” diyerek deneyimlerini gençlere aktarmayı da çok sever Öztiryaki.

65 yılı aşan üretim serüveninin ilk dönemlerinde 50 m²’lik bir atölyede imalat yapan Öztiryakiler, bugün 140.000 m² kapalı üretim alanında, 10 grup şirketinde 1300 çalışanı ile hizmet vermektedir. Firma, Türk gastronomisinin son 25 yıldaki hızlı gelişimine çok büyük katkı sağlamıştır. Kışkırtıcı ambalajlarda inanılmaz fiyatlara satın aldığımız mutfak ekipmanlarının, masa üstü malzemelerinin en kalitelisini üreterek ve dünyaya “Bu işte biz de varız” diyerek dövizimizin ülkemizde kalmasını sağlamıştır. Ayrıca 100’ü aşkın ülkeye yaptıkları ihracatla da ülkemize döviz kazandırılmasında rol üstlenmiştir Öztiryakiler.

SEKTÖRÜN LİDERİ

Heyecan, iş hayatında en etkili faktörlerden biridir. Heyecanınızı kaybettiyseniz hiçbir şey yapamazsınız. Fuar alanlarında ve yemek yarışmalarında sanki büyük bir firmanın patronu değil de işe yeni başlamış, sahiplenmiş bir personel gibi çalışırlardı her zaman Öztiryaki kardeşler. Onlar için para kazanmak öncelikli konu değildi. Hedefe kilitlenmişlerdi, başarmak istedikleri konular vardı, tırnaklarıyla çalıştılar, çabaladılar, ömürlerini sektöre adadılar. Otel, restoran, kafe, pastane, askeri mutfak, mobil arazi mutfakları, hastane ekipmanları, fabrika mutfakları gibi endüstriyel mutfak sektörü alanında, saklama, hazırlık, pişirme, taşıma ve servis ekipmanları, ürün gruplarını kullanan elemanlardan Öztiryakiler’in ürünleriyle tanışmayan kimse yoktur.

Okullarda ders niteliğinde anlatılacak bir başarı hikayesine sahip Yusuf Öztiryaki. Üretimin çok kaliteli olmasının tek başına bir değeri olmadığını, doğa, emek, sermaye, girişim gibi faktörlerin eskinin ekonomi kitaplarında kaldığını, gerekli ama yeterli olmadığı dile getirir sık sık Yusuf Bey. “Malınızı kaliteli, uygun fiyatla üretin ama tanıtın, satış ve pazarlamaya önem verin ve marka yaratın” diyor. Sanayicilik sürecinin kolay olmadığını, en iyi ve kaliteli makineler ile elemanların bulunması gerektiğini, yapılan ürünün pazarlanmasının ve kalitedeki sürekliliğin önemini anlatan Yusuf Bey hedeflerin ele geçirilmesinde en önemli etkenin eğitim olduğunu da her zaman vurgulamaktadır.

ÇELİK TENCEREYE GEÇİŞ

Yusuf, Tahsin ve Aydoğan Öztiryaki kardeşler 1949 yılında İstanbul’da atölye kuran Muharrem Bey’in çocuklarıdır. Öztiryakiler, mutfak ekipmanları sektöründe, Türkiye’nin ilk imalatçı firmalarından biri olarak 1958 yılında kurulmuştur. Firmanın ürünlerine Miami’de, Kuala Lumpur’da ya da cruise gemilerinin mutfak ve restoranlarında rastlayınca inanın çok mutlu oluyorum.

Silahlı Kuvvetler’de görev yaptığım yıllarda da mutfaklarda kullanılan kalaylı bakır kaplardan çok tedirgin olurdum. Okside olmaması için her cuma bakım saatinde bakır kapları hep kalaylatırdık. Çelik tencere orduya onların gayreti ile girmiş oldu. Yusuf Bey’in Silahlı Kuvvetler’e yaptığı özel çalışmalar her zaman takdirle karşılanmıştır. Büyük kazanlar, tencereler, mataralar, çadır direkleri gibi malzemelerin temininde vazgeçilmez, güvenilir bir isimdir Öztiryakiler. Yeniliklerin her zaman öncüsü olan firmanın, kaliteli Türk malı imajının yurt dışında yerleşmesinde çok büyük katkısı olmuştur.

Türkiye İtalya ortaklı Roro Yönetim Kurulu Başkanlığı, Emniyet Vakfı’nda yöneticilik gibi görevlerde bulunan Yusuf Bey, kazancını hep yatırıma yönlendirmekte ve ülkemize istihdam sağlamaktadır. Bunca başarılı işlere rağmen mütevazı ve babacan tavrını hiç değiştirmeyen Yusuf Bey, “Daha yolun başındayız, Türkiye’ye yapacağımız çok iş var” demektedir.

ŞEFLERE DESTEK

Yusuf Öztiryaki, yurt dışında yarışmalara katılan şeflerimize yıllardır sponsorluk yaparak büyük destek sağladı, onları yalnız bırakmadı. Sadece sponsorluk ile de kalmadı, manevi destek verdi, yanlarında oldu, yalnız olmadıklarını hissettirdi. Onlarla aynı heyecanı yaşadı.

Maldivler’deki beş yıldızlı otelden Güney Afrika’ya, Kanada’dan Rusya’ya kadar pek çok turistik tesiste Öztiryakiler’in imzası var. “Alet pişirir, aşçı övünür” gibi sloganlarla mutfak ekipmanlarının önemi anlatılır her zaman. Gerçekten de öyledir. Bazen şef istediği kadar yetenekli olsun, kullandığı tavanın tencerenin teknik özellikleri yetenekle örtüşmüyorsa sonuç iyi olmayabilir.

Deniz ürünlerine oldukça meraklı olan Yusuf Öztiryaki zaman zaman Ankara’ya resmi işleri için gelir. Mutlaka Trilye’de yemek molaları verir.

Turizm gelirlerinden büyük umut gören Türkiye’de Öztiryakiler’in faaliyetlerinin ne denli önemli olduğunu sürekli anlıyoruz. İyi ki varsınız Yusuf Bey. Sektöre adadığınız ömür yarattığınız güzellikler sizinle beraber hep var olacak. İyi pazarlar.

 

 

Yorum Yazın