Ünlü Kodak firmasının kurucusu Mr. Eastman, dönemin teknolojisine göre çok tehlikeli işler yapar, Afrika’da vahşi hayvanların çok yakınına yaklaşır ve fotoğraflarını çekermiş. 1930’lu yıllarda bu cesareti gösteren Mr. Eastman'a yakın dostları bu işi nasıl başarabildiğini sormuşlar.
Mr. Eastman şöyle açıklamış: “Yanıma güvendiğim bir avcı alırım. Makinemin 10 metre kadar önüne bir çizgi çizerim. Avcıya, ben filmi çekerken herhangi bir hayvan bu çizgiyi geçme teşebbüsünde bulunursa derhal vurmasını söylerim.”
Bu kez dostları daha da heyecanlanarak: “Ya avcı vurmazsa? Onun, söylediklerinizi yerine getirebileceğinden nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz? Canınızı nasıl bu kadar kolayca tehlikeye atabiliyorsunuz?” diye sorduklarında Mr. Eastman şöyle cevap vermiş: “Dostlarım! Hayatta başarılı olmak istiyorsanız yanınızda çalıştırdığınız insanlara güvenmeyi öğrenmelisiniz.”
Erol Çarmıklı ve Çarmıklı ailesi Türkiye’de kurumsallaşmanın, ekip çalışmasının, çalışanlara güvenerek yapılan işlerin şirketleri nasıl zirveye taşıyabileceğine örnek teşkil eder. Yurt içi ve yurt dışında yakaladıkları başarılar, dinmek bilmeyen azimli çalışmanın ve ülke sevgisine olan inançlarının sonuçlarıdır. Zirvede bile nefeslenip yola devam etmek gerektiğine inanan Erol Bey Artvin’in Arhavi İlçesinde doğmuştur. Eşi Figen Çarmıklı ile birlikte son derece mütevazı bir yaşam sürdürüp insanların mutlulukları için çaba sarfetmektedirler.
Nurettin, Erol ve Oğuz kardeşlerin sahibi oldukları Nurol Şirketler Grubu, 40’ı aşkın kuruluş ve bağlı ortaklıkları, 20 bin yerli ve yabancı çalışanıyla yarattığı toplumsal ve ekonomik değerlerin kalitesi ile dünya çapında örnek bir firmadır.
ULUSAL SAVUNMAYA DESTEK
Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında Türkiye’ye uygulanan ambargoyu canlı bir şekilde yaşayanlardan birisiyim. Her hafta cuma günleri yaptığımız silah bakımlarında temizleyici ve koruyucu (solvent) yağ kullanırdık ve tüfekleri depoya bırakırdık. Solvent yağı daha sonra ambargoya uğradığı için bakımımız hep eksik kalırdı. Ve çok üzülürdük.
Aradan yıllar geçti, 1996’da Malezya’nın başkenti Kuala Lumpur’da Pan Pacific Otel’de zamanın Türkiye ve Malezya Başbakanları konuşma yapıyordu. Türkiye’den pek çok işadamı toplantıya katılmıştı. Ama Başbakanın elini kuvvetlendiren en önemli malzeme, Nurol’un yüzde yüzünü imal ettiği zırhlı personel taşıyıcılardı. Malezya Başbakanı Mahathir Mohamad yeni alıma başlayacakları bu üründen bahsederken, ambargo ve dışa bağımlılığın ne anlama geldiğini çok iyi anlayan birisi olarak tüylerim diken diken olmuştu. Nurol gibi bir firma artık yabancı ülkelere gururla satabilecek müthiş şeyler yapıyordu. Bugünkü Türkiye’nin artık kendi savunmasında dışa bağımlılığını hemen hemen tamamıyla kaldırmasında ve tüm dünyaya çok önemli savunma sistemleri satmasında Nurol’un yıllar önce yapmış olduğu çalışmaların çok büyük etkisi vardır.
EN BÜYÜK KÜRESEL MÜTEAHHİT ÖDÜLÜ
2009’da yalnız yurt dışı projelerinin değerlendirildiği, ABD’nin en büyük yayıncı gruplarından biri olan McGraw-Hill’e bağlı Engineering News-Record dergisi tarafından yayınlanan “En Büyük Uluslararası Müteahhitler” ve “Dünyanın En Büyük Küresel Müteahhitleri” listelerinde Nurol İnşaat’ın adının olması ülkemiz açısından gurur kaynağı olmuştur. Holdingin amiral gemisi olan Nurol İnşaat, Rusya Federasyonu ve Türki Cumhuriyetlerinden, Kuzey Afrika’ya ve Körfez ülkelerine, Bulgaristan’dan Gürcistan’a kadar üç kıtaya yayılan faaliyet sahası ile artık dünyaya mal olmuştur.
Nurol Makine, savunma sanayine modern imalat teknolojisiyle yüksek kalitede üretim yapmaktadır. Nurol Çelik, sektördeki lider Türk firmaları arasındadır. Nurol Teknoloji, savunma sanayi, havacılık, enerji, tıp, otomotiv, tekstil, metalurji ve kimya gibi farklı endüstrilerin ihtiyaçlarına yanıt vermek için tam otomasyonlu modern üretim tesislerinde nanoteknoloji ve uygulamaları üzerine odaklanmaktadır. Nurol Kulüp Salima Tatil Köyü, Türkiye’de ve dünyada beğeni kazanan turistik tesisler arasındadır.
Ne sayfalar ne de mürekkep onların aldıkları ödülleri anlatmaya, yaptıkları işleri yazmaya yetmez. Nurol ailesi kendilerini güçlü Türkiye’nin daha da güçlenmesi, dışa bağımlılıktan tamamen kurtulması için ülkeye adamış, gönül vermiş insanlardır. Kar etmediği alanlarda bile Ankara’da istihdam sağlamak uğruna büyük bir özveriyle faaliyetlerini sürdürmektedirler. Nurol bursu ile de sosyal sorumluluk çerçevesinde yardımlaşmayı desteklemektedirler.
İnsanlar fırsatı nadiren tanırlar. Çünkü o çoğu zaman zorlu bir iş kılığında gelir. Zorlu şeyleri başarmada ısrar ederseniz işler giderek kolaylaşır. İşin doğası değiştiğinden değil, bizim yapma yeteneğimizdendir. 2010 yılının ülkemizi daha güçlü kılması, insanlarımızı daha mutlu etmesi dileğiyle. İyi yıllar.
Son Yorumlar