Bill Toomey’in olimpik dekatlonu kazanma öyküsü oldukça düşündürücüdür. Bill, 1964 yılında yirmi beş yaşındayken olimpiyatların en yorucu oyunu olan dekatlon seçmelerine katılır. Seçmeler sonunda ilk üç rakibi olimpiyatlara katılma hakkı kazanırken, Bill dördüncü olarak elenir. Ertesi gün onu sahanın etrafında koşarken görenler; “Mr. Toomey, olimpiyatlara katılma şansını nasılsa kaybettiniz, neden çalışıyorsunuz?” diye sorarlar. O, şu muhteşem cevabı verir: “1968 olimpiyatları için çalışıyorum.” Ve bu çalışma neticesini verir. Bill Toomey 1968 Mexico City Olimpiyatları’nda altın madalyayı gururla göğsüne takarak birincilik kürsüsündeki haklı yerini alır. Üç yıl önce Kütahya Porselen’in sahibi Nafi Güral ile akşam geç saatlerde fabrikayı dolaşıyorduk. Bir ara bana sordu: “Süreyya Bey hiç sanayici müşterin var mı?” Niçin sorduğunu öğrenmek isteyince fabrikasının yanan ışıklarına, yeni vardiya ekibinin gelişine bakarak, “Sanayicinin yemek yemeğe bile vakti yoktur” dedi. Nurettin Özdebir yaşamı boyunca tüm zamanını çalışarak geçirmiş, ülkemizin önde gelen sanayicilerindendir. Yönetim Kurulu Başkanı olduğu Nuriş Kaynak A.Ş., Türkiye’de ilkleri gerçekleştirmiş, yarım asrı geçen sürdürülebilir başarıyı yakalamış bir firmadır. 1953 yılında Nurettin Bey’in babası Ekrem Özdebir tarafından kurulan Nuriş, Türkiye’de ilk ark kaynak makinesini üreten, ilk kez elektrik motoru ve televizyon stüdyosunu yapan firmadır. Özdebir, çok başarılı geçen öğrenim hayatında master yapmak için yurt dışına gidince zamanın modasına uyan işçiler fabrikada grev yapar. Apar topar işlerinin başına dönen, ikna yeteneği yüksek, çağdaş bir yönetici vasıflarına sahip olan Nurettin Bey, o günden sonra yemek yemeğe bile vakit bulamayacağı sanayi işlerinin içinde önemli başarılara imza atmaya devam eder. Sahibi olduğu Nuriş Kaynak, bilgi birikimleriyle sektörde öncülük yapmış, sürekli yenilikler peşinde koşmuş bir firma olma özelliğini uzun zamandır sürdürebilmektedir. İlk TSE belgesini alan firma devamlı açık bir yapı içerisinde olmuş ve çevreye olan duyarlılığını hep devam ettirmiştir. Uluslararası pazarlarda ve üç kıtada tercih edilen marka konumunu yıllardır sürdüren Nuriş faaliyetlerini planlı ve hedefli çalışma anlayışına dayandırmakta olup, profesyonel iş bölümünü temelinde ekip çalışmaları ile yürütmektedir. Nurettin Özdebir’in eşi Oya Hanım, eşinin ülke sanayisi konusunda Türkiye’ye mal olmuş yapıcı kişiliği nedeniyle gösterdiği çabalara çok büyük destek vermekte ve şirketin yönetim kurulunda aktif bir şekilde çalışmaktadır.
9’UNCU BAŞKAN
2007 yılında Ankara Sanayi Odası Başkanı olan Nurettin Özdebir sanayinin çekirdeğinden geldiği için sektördeki sıkıntılara oldukça vakıftır. Yorumlarını sürekli takip ederim. Hariçten gazel okuyanlarınkine benzemez. Çünkü yıllardır eli taşın altındadır. Nasıl ki yaprak döken ağaçların derdinden sadece ağacı olanların anladığı gibi Özdebir’in görüşleri de her zaman dikkate alınması gereken cinstendir. Örneğin istihdam sorununun işsizlikten çok “mesleksizlik” veya “meslek beğenmemekten” kaynaklandığını dile getirmesi gibi. Özdebir sektörde mağdur olan herkesin yardımına koşar. Yaralarını sarmaya çalışır. Havayı, şaşayı sevmez. İş yapmayı, işine odaklanmayı, çözüm üretmeyi sever. Bu özellikleri ona hiç dinlenme fırsatı vermez. Fuar, açılış, sergi gibi etkinliklere koşar, girişimcilere moral verir. Zaten insanların bundan fazla ne beklentileri olur ki? Geçmişteki başarılarınızı, içine gömüleceğiniz rahat bir koltuk gibi değil, daha yükseklere zıplayacağınız bir trambolin gibi kullanın. Eğer yeteri kadar nedeniniz varsa her şeyi yapabilirsiniz. Ancak amacınızın başarı limitini, kendi inancınız belirler.
Son Yorumlar