Dünyaca ünlü modacı Coco Chanel’i efsane yapan en önemli neden, kimsenin yapmaya cesaret etmediği şeyleri hayata geçirmesiydi. Kadınlara ilk kez pantolon giydirdi, matem rengi sayılan, cenaze törenlerinde giyilen siyahı modanın vazgeçilmez renklerinden biri yaptı. İngiliz erkeklerinin giydiği tüvit kumaştan kendi adını taşıyan ve eskimeyen ceketi de o tasarladı. No: 5 parfümü, zincir saplı çantası, babetleri hep vazgeçilmez oldu.
İsmi anıldığında ilk akla gelen lüks olsa da aslında Coco, asıl adıyla Gabrielle Chanel’in hayatı adeta bir külkedisi öyküsü. 12 yaşındayken annesini kaybeden Chanel’i babası kardeşleriyle birlikte yetimhaneye bıraktı ve bir daha geri dönmedi. 18 yaşında bir terzinin yanında çıraklığa başladı. Bir yandan da kabarelerde şarkıcılık yapıyordu. “Ko Ko Ri Ko” şarkısını söylediği dönemde izleyicileri ona Coco ismini takmıştı. Yetimhane yıllarından beri çok beğenilip sattığı şapkalarının dükkanını 1910 yılında kendi açtı. 1919 yılına gelindiğinde yanında 300’ün üzerinde terzinin çalıştığı çok ünlü bir isim olmuştu. Paris’te Chanel moda evini açtı.
5 rakamının uğuruna inanan efsane modacı önemli günleri, defileleri hep ayın 5’inde planlardı.
Sadece kadınları değil, Türk askerini de giydirdi. Yüzyılın dehası ve tarihin en büyük vizyon sahibi lideri Atatürk, o yıllarda Türk Silahlı Kuvvetleri’nin üniformalarını Coco Chanel’e tasarlattı. 1930 yılından 1980 yılına kadar onun imzasını taşıyan üniformalar giyildi. 87 yaşında yaşamını yitiren Coco Chanel bir efsane olarak tarihin sayfalarına adını yazdırdı.
Nuray Başar, başarılarını uzun yıllardır yakinen takip ettiğim çok değerli bir iş kadınıdır. Ankara’nın en uzun soluklu dergilerinden Ekosanayi dergisinin bir ödül töreniyle kesişmişti yolumuz yıllar önce. “Yılın Başarılı İş Adamları”na plaket verildiği gecede her ince detayla ilgilenen, konuştukça donanımlı olduğu anlaşılan, iş alanındaki her konuya son derece vakıf olan Nuray Başar Hanımefendinin koltuklarının altında pek çok karpuzu düşürüp kırmadan taşıdığını çok iyi anlamıştım.
NARİN ÇİÇEĞİN AZMİ
Kayseri’de dünyaya gelen Nuray Hanım’ın ebeveynleri de ona her kız çocuğuna bakılan gözle bakmışlardı. Erkek çocuk okur, kız çocuk ev işlerini öğrenir, en fazla liseyi bitirip evlenirdi. İş adamı babasının kendi işlerinin muhasebesini tutar düşüncesiyle ticaret lisesine gönderilen Nuray Hanım, hedefini koyduğu üniversiteyi kazanıp ideallerinin başlangıç noktasında depar için bir kıvılcım bekliyordu. Ticaret lisesinden üniversiteyi kazanmak neredeyse mucizeydi. Kıraç toprakların nadide çiçekleri gibi yaşama tutunup yeşermeyi bildi. Elişi yaptı, para kazandı, sınav harcını yatırdı, ailesine yük olmadan Hacettepe Üniversitesi’ni kazandı. Başarılı öğrencilik yıllarından sonra mezun olup iş hayatına başladı.
GİRİŞİMCİ RUHA SAHİP
Özel sektörde iyi bir iş bulup çalışmaya başladığı en mutlu olduğu anlarda annesini kaybetti. Hayatta insan başına gelen hiçbir olumsuzluğun çıkmaz sokak olmadığına, sadece bir dönemeç olduğuna inanan Başar, iş kurmak için tanıdık bir banka müdürünün yanında aldı soluğu. Kredi talebi karşısında kendisinden ipotek veya kefalet istenince şok oldu ama gözlerindeki ışık, müdürü ikna edip ufak bir kredi vermesini sağladı. Bıkmadan, yorulmadan sürekli koşturup çalışıyordu Nuray Hanım. Ama karşısına 2000 krizi çıktı. Onu da yenmesini bildi iyi yöneterek. Krizi fırsata çevirdi ve ikinci şirketini kurdu.
FARKLILIKLAR YARATIR
Nuray Hanım piyasayı iyi koklayıp hangi uyarıcılar karşısında nasıl tepki vereceğini çok iyi bilir. O nedenle gözlemlerine dayanarak farklı projeler yapar. Müşterilerine hep özel projelerle gidip farkını ortaya koyar. O tam bir inovasyon gurusudur. Her işte mükemmellik arar. Yapıcıdır, birleştiricidir. “Hata arayan gözler mükemmeli göremez” inancıyla hareket eder.
E-ticaret, saha satış otomasyon sistemi, seçmen yönetim sistemi, ar-gesi üzerine çalıştığı tarımda güvenlik projeleri ile hizmet vermekte olan Nuray Hanım’ın teknoloji firmalarına ar-ge danışmanlığı yaptığı bir de danışmanlık şirketi var.
GÖNLÜNDE GAZETECİLİK VARDI
Ulusal gazetelerin birinde yazdığı makale çok beğenilince her gün tam sayfa röportaj teklifi alır. Ama hep ağır ağır çıkar merdivenleri Nuray Hanım. Asansörle çıkanların hızlı düştüğünü söyler, o nedenle çok çalışıp zirvede kalmayı başarır. Bir hayli özgüven gelmiştir kendine ve tabii ki artık kendi dergisini çıkarmanın zamanıdır. Ekosanayi adında sanayi ve iş dünyasına yön verecek bir dergi çıkarmaya karar verir. 13 yıldır başarı ile çıkardığı Ekosanayi’nin yanına zaman içerisinde N Cool Magazin’i de ilave eder. Ajansını da büyütüp başka kurum ve kuruluşların da dergilerini çıkarıp yayın sayısını 13’e yükseltir.
Demokratik ülkelerde sivil toplum kuruluşlarının çok önemli olduğuna, özellikle mesleki STK’ların gerekliliğine inandığı için iş hayatına başladığı günden itibaren STK’larda görev alır Nuray Hanım. ASO Bilgisayar Yazılım Meslek Komitesi Başkanı, Tubider Bilişim Sektörü Derneği Ankara Şube Başkanı, TOBB Bilgisayar Donanım ve İletişim Teknolojileri Sektör Meclisi Başkanı, TOBB Ankara İl Kadın Girişimciler İcra Kurulu Üyesi, Angikad Girişimci İş Kadınları Destekleme Derneği Başkan Yardımcılığı görevlerini de yürütmektedir.
Kadınların sivil toplum kuruluşlarında daha çok yer alması gerektiğine inanan ve bunun için büyük çaba sarf eden Nuray Hanım, iş hayatında başarılı olan kadınların, takım ruhu ile hareket edip temsil makamlarında da var olmasını istemektedir. Hemcinslerinin kendisi gibi her alanda daha aktif olmalarını arzulamaktadır. Kadınların ticaret ve sanayi odalarında bir elin parmakları kadar olduğunu, seçim için önceden hazırlık yapmaları gerektiğini, “Başarısızlık başlangıçta yenilgi değil, gecikme olmalı” diyerek motive etmektedir.
Nuray Hanım, sektörü ile ilgili gelişmeleri her zaman çok yakından takip etmektedir. Teknoloji üreten fabrikaları gezmek, onların geliştirdikleri projelerin içerisinde olmak ve bu firmalara önderlik etmek Nuray Hanım için her zaman önemli olmuştur.
Girişimciliği, özellikle kadın girişimciliğini çok önemseyen Başar, yüzden fazla lise ve üniversitede girişimcilik üzerine konferanslar vermiştir. Kırsalda pek çok kadınla buluşup kendi başarı hikayesini anlatmıştır. İnsanların hayatına dokunmak onun için mutluluğun en üst seviyesidir.
Ajans, donanım ve yazılım şirketlerinde pek çok insana istihdam sağlayan Nuray Başar Hanımefendinin İstanbul’da da iki yazılım firmasında ortaklığı var.
Tırnaklarıyla bu kadar başarıyı yakalayan, çok çalışkan bir Anadolu hanımefendisi olan Nuray Hanım, Anadolu kadınının istedikten sonra neler yapabileceğinin en büyük kanıtıdır. Onunla ne kadar övünsek azdır. Daha anlatacak o kadar çok başarılı işlerde imzası var ki bu sayfalara sığmaz.
Girişimci, aslında hayalinde canlandıran ve gerçekleştiren kişidir. O, bir şeyleri hayalinde canlandırabilir ve hayalinde canlandırdığı zaman nasıl yapacağını tam olarak görür. Hayallerinizi gerçekleştirmek için size sihirli gücü verecek aslan her birinizin içinde yatıyor. Onu salıvermenin şimdi tam zamanı.
Başarının sırrı, tek bir şeyle adam akıllı, diğer binlercesiyle de gereği kadar meşgul olabilmektir. İyi pazarlar.
Son Yorumlar