0Yorum

Afyon'dan Afrika'ya

 

 

         İlkokul yıllarımda yaşadığım bir olay hafızamdan hiç silinmemiştir. Uzun yıllar Gelibolu Milli Eğitim Müdürlüğü yapan ağabeyim Kenan Üzmez tesadüfen ablamın sınıf öğretmenliğini yapmıştı. O yıl sınıfta bir kişi çakmıştı; o da ablam Ayfel idi. Haylazlık ettiği için bir yılı heba olmuştu. Yıllar sonra ağabeyim Belçika’nın Liege kentinde Milli Eğitim Bakanlığı adına görevlendirilmişti. Yüklüce bir miktarda Belçika frankı kazanıyordu. Ama altı yıllığına gittiği geçici görevi iki buçuk yılda tamamladı. “Benim Gelibolu’ya dönmem lazım, çünkü köylerde eğitim aksıyor” dedi. O zamandan beri kendisini nesli tükenen kelaynak kuşlarına benzetirim.

         Altı yıl önce Trilye’de tanıştığım Koçoğlu şirketler grubunun patronu Şükrü Koçoğlu hem Türkiye’de hem de yurt dışında ülkemizi başarıyla tanıtan çok değerli bir iş adamıdır. Afyon doğumlu olan Koçoğlu, aynı zamanda Afyon Eğitim Vakfı başkanıdır. Birkaç yıl önce oğlunun vatani görevini yapma zamanı gelmişti. Zamanın Cumhurbaşkanı, Ordunun Başkomutanı Ahmet Necdet Sezer Afyonlu idi. Çok değerli bir arkadaşı Albay Abdullah Vezir Milli Savunma Bakanlığı Askeri Alma Dairesi Başkanı idi. Abdullah Albay da Afyonluydu. Bir akşam restoranda karşılaşınca Şükrü Beye sordu: “Oğlunuz ne zaman askere gidecek?” Koçoğlu aynen şöyle dedi: “Oğlum askerlik görevine başladı, şu anda Kayseri’de, aman telefon filan etmeyin, orada hayatı öğrensin, ömrünün sonuna kadar yararlanacağı deneyimler kazansın.” 

KARİZMATİK İŞ ADAMI

         Koçoğlu hayatı boyunca torpil, tavassut gibi sözcüklerden hep rahatsız olmuş, hep dik durmuş, şu andaki konumuna bileğinin hakkıyla gelmiştir. Kim olursa olsun düz çizgisinden asla taviz vermez, prensiplidir. Birkaç şapkasından birisi INTES Başkanlığıdır. Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası Başkanı olarak her yıl pek çok kurumdan sayısız ödüller almaktadır. Türkiye’de şehirciliğin gerektiği gibi yapılmadığını sürekli vurgulayan Koçoğlu, ülke aşkıyla yanıp tutuşur. 

EN BÜYÜK ARZUSU İSTİHDAM SAĞLAMAK

         Koçoğlu şirketler grubu inşaat ve tesisat sektöründe büyük birikime sahiptir. Teknolojiyi yakından takip ederek en son geliştirilen ürünlere büyük yatırım yapmaktadır. Koçoğlu, 30 yıla yakın süredir baraj, futbol sahası, sulama, alt yapı gibi incelik isteyen işlerde; çevre duyarlılığı gerektiren konularda hep söz sahibi olmuştur. Ekim 2005’te Bursa Uludağ’da açtığı beş yıldızlı Karinna Oteli ve Antalya Manavgat’taki Arinna Oteli, Çinlilerle giriştiği kargo taşımacılığı gibi tüm işlerde ülkesinin insanına istihdam sağlama düşüncesi hep Koçoğlu’nun kalbinde yer almıştır. Şık ve özenli giyimiyle de farklı bir kişilik olan Şükrü Bey yaşantısına, yediği içtiği her şeye dikkat eder. Sade bir yaşantısı olan Koçoğlu’nu pazar günleri eşi Ebru Hanımla sinemada film izlerken görebilirsiniz. Rusya’dan Afrika’ya kadar dünyanın pek çok ülkesinde güzel eserlere imza atan Koçoğlu, son zamanlarda Afrika’da yaptığı işlerde de uzun yıllar isminden güzel bir şekilde bahsettirecektir. Koçoğlu’nu yakınen tanıdıktan sonra da her zaman yinelediğim “Kimse tesadüfen bir yerlere gelmez” sözümdeki haklılığıma olan inancım pekişmiştir.  

         Nereye gittiğini bilen insana herkes yol verir. Bazıları da yol kesmek ister ve gölge olurlar. Böyle durumlarda yapacağınız ilk iş hemen yüzünüzü güneşe çevirmek olsun. İşte o zaman gölgeler hep arkanızda kalacaktır. İyi pazarlar.

Yorum Yazın