Denizde bulunan şişe ya da lamba ve içinden çıkan cin hakkında sayısız masal, hikaye vardır. Bunlardan bazıları çok bilinir. Bilinmeyen bir tanesi zeka hakkındadır.
Balıkçının ağına bir eski şişe takılır. Balıkçı şişenin kapağını açar açmaz içinden cin çıkar, balıkçıya sorar:
“Sen beni yüzlerce yıllık mahpusluğumdan kurtardın. Benden üç şey isteyebilirsin. Bunlar ne olursa olsun, üçünü de yerine getireceğim. Dile benden ne dilersen!” Balıkçı biraz düşünür, sonra kendisini bekleyen cine dönüp cevap verir:
“İsteyecek bir şey bulamadım, daha doğrusu birçok şey arasında kararsız kaldım. Birinci isteğim şu: Beni zeki bir insan yap ki sonra isteyeceğim iki şeyi bulabileyim.”
Cin, “Tamam” der ve balıkçının isteğini yerine getirir. Sonra diğer isteklerini söylemesini bekler. Ama bir süre sonra bakar ki balıkçı hala diğer isteklerini söylemiyor, “Haydi diğer iki isteğini söyle” der. Balıkçı bir an düşünür, cevap verir: “Sağol, başka bir şeye ihtiyacım yok.”
Turgay Durak zekasıyla, çalışkanlığıyla, yöneticiliğin zirvesindeki başarı efsanesiyle kendini kanıtlamış, Türkiye’nin yetiştirdiği çok başarılı bir isimdir.
Robert Koleji’nde parlak bir öğrenci olup okulu başarıyla bitirdikten sonra lisans ve yüksek lisans eğitimini Northwestern Üniversitesi Makina Mühendisliği bölümünde tamamladı.
1976 yılından beri Ford Otosan’ın çeşitli kademelerinde görev yapan ve 2002 yılından itibaren de Ford Otosan Genel Müdürlüğü görevini yürüten Durak’ın, genel müdürlüğü döneminde Ford Otosan toplam otomotiv pazarında lider olmuştur. Bu başarının sağlanmasında Turgay Bey’in önemli hizmetleri olmuştur.
2007 yılından itibaren Koç Holding Otomotiv Grubu Başkanlığı görevini yürüten Durak, İstanbul Sanayi Odası Meclis Üyesi’dir.
Koç Holding’in Dışişleri Bakanlığı’ndan transfer ettiği çok değerli bürokrat Ufuk Çıplak üç hafta önce beni arayıp “Süreyya Bey, cumartesi günü ailesiyle birlikte Turgay Bey restoranınızı ziyaret edecek” deyince çok mutlu oldum. Deniz ürünlerine oldukça ilgili Turgay Durak, haziran ayında Trilye’ye bir öğle yemeği için uğradı. Kendisi ile kısa bir sohbet olanağı bulabildiğimiz Durak feyz alınabilecek, örnek bir insan. Son derece hümanist bir yapıda olan Durak, iş hayatında da oyunun kurallarına harfiyen uyar. Trilye’nin müdavimlerinden değerli iş adamı Mustafa Koç’un bile “Pazarlık yapacağım zaman karşıma Turgay Bey çıkmasın” dediği olmuştur. Durak, müthiş pazarlık yeteneğine sahip, şirket menfaatlerini üst derecede koruyan bir yapıdadır. Yoğun iş temposunda kendisine en büyük desteği veren sevgili eşi Nesligül Hanım adeta başarısının arkasındaki güçtür.
1OO MİLYARLIK CEO
Türkiye’nin 100 milyarlık ciro barajını aşan ilk holding yöneticisi olma unvanını kazanan Durak, sosyal sorumluluk projelerinde de hep öncülük yapmaktadır. Koç topluluğunun “Ülkem İçin” projesinin 2010 – 2011 yılı uygulaması olarak sürdürdüğü “Ülkem İçin Kan Veriyorum” kampanyası kapsamında Koç Holding CEO’su Turgay Durak bir ünite kanın üç hayat için umut olduğunu vurgulayarak bu bakış açısıyla iki yılda 215 bin kişinin hayatına dokunduklarını söylemiştir. Kampanya ile milyonların hayatına umut olacağına gönülden inandıklarını dile getiren Durak, iki hamle sonrasını gören, holdingi global ekonominin güç koşullarında başarıya taşıyan pek çok özellik sahibi istisna bir kişiliktir.
Lüzumsuz işlerle uğraşmayan, sağlığına dikkat eden ve düzenli bir yaşam sürdüren Durak, her zaman hangi işi yaparsa en iyi yapmaya odaklanır.
Özel yaşamında da iş yaşamında da hep pozitif düşüncelere sahip olan Durak, zorluklardan asla yılmaz. Ancak ihtiyatlı bir iyimserlikle yaklaşır.
Koç Holding’in geleceğe yönelik yatırımlarda önemli imzalar atmasında etkin rol oynayan Durak, Avrupa’daki belirsizlik sonrası yeni büyüme alanları yaratıldığına ve risklerin coğrafi anlamda dağıtılması gerektiğine inanmaktadır.
Yöneticilerin şirketlerini başarıya ulaştırması için dünyayı takip ederek risk yönetimine önem vermesi gerektiğini söyleyen Durak, zorlu ekonominin her zaman fırsat yaratabileceğini vurgulamaktadır. Holdingin ihracat ve yurt dışı operasyonlarda büyük başarı kaydetmesi kendisini oldukça mutlu etmektedir.
Türkiye ekonomisinin potansiyelini anlatırken, genç ve dinamik nüfus yapısının öne çıkarıldığında bu potansiyeli değerlendirecek istihdam yaratma konusundaki yetersizliğin Türkiye’nin büyümesi konusunda her zaman oluşan engel olduğunu ancak 2001 krizi sonrasındaki hızlı büyüme döneminde bu engelin aşıldığını ve hızlı bir istihdam artışı sağlandığına çok mutlu olduğunu, heyecanlandığını vurgulayan Durak; uzun soluklu küresel trendlere bakıldığında, artan enerji talebi, bunun beraberinde getirdiği çevre sorunları, yaşlanan nüfus, sağlık ve bakım hizmetleri sektöründe büyüme gibi konuların ön plana çıktığını söyleyerek gençlere ve yeni iş kuracaklara da yol haritası çizmektedir.
Hiç kimse, başarı merdivenlerini elleri cebinde tırmanmamıştır.
Başarınızın büyüklüğünü, inancınızın büyüklüğü belirler.
Son Yorumlar