Japonlar taze balığı hep sevdiler. Fakat Japonya sahillerinde bol balık tutmak mümkün olmadığı için balıkçılar büyük tekneler yaptırıp daha uzaklara açıldılar. Balık için uzaklara gidildikçe, geri dönmesi de çok vakit alır olmuş ve dönüş bir iki günden daha fazla olursa tutulan balıkların tazeliği kaybolmuş. Japonlar tazeliği kaybolmuş balığın lezzetini sevmedikleri için balıkçı teknelerine soğuk hava depoları kurdurmuşlar. Böylece istedikleri kadar uzağa gidip tuttuklarını da soğuk hava deposunda dondurulmuş olarak saklayabilme imkanına kavuşmuşlar. Ancak Japon halkı taze balık ile donmuş balığın lezzet farkını hissedebiliyor ve donmuş balığa fazla para ödemek istemiyorlarmış. Balıkçılar bu defa teknelerine balık akvaryumları yaptırmışlar. Balıklar içeride biraz fazla sıkışacaklardı, hatta birbirlerine çarpa çarpa biraz aptallaşacaklardı ama yine de canlı kalabileceklerdi. Japon halkı canlı olmasına rağmen bu balıkların da lezzet farkını anlayabiliyorlarmış. Hareketsiz, uyuşmuş vaziyette günlerce yol gelen balığın canlı, diri, hareketli taze balığa göre lezzeti yine de etkilenmişti. Bunun üzerine Japonlar balıkları yine teknelerindeki akvaryumlarında tuttular, ancak içine küçük bir de köpekbalığı attılar. Bir miktar balık, köpekbalığı tarafından yutulmuştu ama geride kalanlar son derece hareketli ve taze kalabilmişlerdi. Selçuk Pehlivanoğlu, eğitim problemlerinin içine dalan, eğitime gönül vermiş, Türkiye’de kaliteli eğitim seviyesinin yükselmesi için gecesini gündüzünü katarak çalışan TED Yönetim Kurulu Başkanı’dır. Yaşamında en çok ilgi duyduğu konu, ihtiyaç sahibi başarılı öğrencileri tespit etmek, burslu olarak okutmaktır. Türkiye’nin her yöresinden öğrencileri bulup, onlara gereken imkanları sağlayıp ülkeye kazandırmak yaşantısında en keyif aldığı konulardan biridir Pehlivanoğlu’nun. Türk Eğitim Derneği Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu lise tahsilini TED Ankara Koleji’nde tamamladıktan sonra ODTÜ Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nü bitirdi. Bir süre Almanya’da inşaat mühendisi olarak çalıştı ve Sepe İnşaat şirketinde Genel Müdürlük görevinde bulundu. Siyasi hayata 1993 yılında giriş yapan Pehlivanoğlu, Anap Gönüllüler Grubunu kurdu. Anap Genel Başkan Yardımcılığı, Seçim İşleri Başkanlığı ve Gönüllüler Grubu Başkanlığını yürüttü. 2003 yılında TED Başkanlığı’na seçilen Selçuk Bey’i yakınen tanımam Kavaklıdere Şarapçılık firması Türkiye Satış Müdürü dostum Caner Bey’in babası TED Genel Müdür Yardımcısı Ali Şener’in sürekli gıpta ile bahsetmesinden sonra olmuştur. Balık ve deniz ürünlerine oldukça düşkün, sempatik, samimi ve son derece mütevazı bir kişiliğe sahip olan Pehlivanoğlu, pek çok ünlü isimle Trilye’de yemekli toplantılara katılmaktadır.
TED ÜNİVERSİTESİ
Selçuk Bey’in koltukları altında taşıdığı pek çok görevler vardır. TED Başkanlığı, TED Yükseköğrenim Vakfı Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanlığı, TED Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanlığı görevlerini sürdürmektedir. Ektiği ürünlerin meyvesini emsalsiz bir üniversite yaparak toplamayı düşünen Pehlivanoğlu, bu idealine ilk öğrencilerin eylül ayında kayda başlamasıyla kavuşacaktır. Eğitim Fakültesi, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi gibi akademik birimleri olan üniversitede 4000 – 5000 civarında öğrenci öğrenime başlayacaktır. TED Üniversitesi, liberal eğitim felsefesi ve ortak çekirdek programlar üzerine oturtulmuş, öğrencilerin seçimine fırsat veren, genişlik - derinlik oranları güncel ders programlarıyla ve yenilikçi öğretme yöntemleri kullanarak Türkiye’de en iyi üniversite olma iddiasındadır. Kaliteli eğitim vermenin tüm koşullarını sağlayan, öğrenci merkezli felsefesi ve uluslararası bağlantılarıyla fark yaratıp öğrenen, araştıran ve keşfeden bir kurum olma arzusunu yaratmaktadır. Öğretenden öğrenene kayan yeni öğrenme metodolojilerini uygulamakta kararlı olan bu yeni kurum daha şimdiden heyecan yaratmıştır. Üniversitenin Mütevelli Heyeti’nde görev alanlara bakıldığında zaten vizyon ile ilgili başka bir şey söylemeye gerek yok. Selçuk Bey’in hayatta yaptığı her iş ses getirmiştir. Türkiye’nin her alanda kalkınabilmesi ve fark atabilmesi için kaliteli bir eğitim sisteminin birinci koşul olduğunu söyleyen Pehlivanoğlu iyi bir eğitimden geçen insanın verilen işe özen gösterdiğini, kendini anlatabildiğini, kısa sürede başkasının ne anlattığını anlayabildiğini, eleştiriye ve ithamlara dayanabilme gücü olduğunu, eleştirel bakış açısına sahip olabildiğini, geleceğe yönelik planlar yapabildiğini, bilgiye ulaşmanın yollarını öğrenebildiğini, kendini yenileme alışkanlığı kazandığını, diyaloğa açık, uzlaşmacı bir tutuma sahip olduğunu ve farklı düşüncelere her zaman saygılı olduğunu sık sık dile getirmektedir. Bir ülkenin geleceğinin, o ülke insanlarının göreceği eğitime bağlı olduğu bilinciyle zaman mefhumu tanımadan çalışan Pehlivanoğlu’nun hizmetleri ülkemiz için gerçekten şanstır.
Bir yıl sonrasıysa düşündüğün, tohum ek, Ağaç dik, on yıl sonrasıysa tasarladığın, Ama düşünüyorsan yüz yıl ötesini, halkı eğit o zaman… Bir kez tohum ekersen, bir kez ürün alırsın, Bir kez ağaç dikersen, on kez ürün alırsın, Yüz kez olur bu ürün, eğitirsen toplumu, Birisine bir balık versen doyar bir defa, Balık tutmayı öğret, doysun ömür boyunca…
Zaman zaman hayal kurarım ve kendimi çok mutlu hissederim. Herkese de öneririm hayal kurmayı. Ama eğitimden geçmeyen hayal gücüne sahip olanların, sadece kanatları vardır ama ayakları yoktur.
Son Yorumlar