0Yorum

New York’ta Ramazan Pidesi

Her yıl Ramazan ayı geldiğinde yemek yazarları güllaç ve Ramazan pidesi ile ilgili yazılar döktürür. İftar sofrasının olmazsa olmazları; zeytin, hurma, çorba, börek, pilavdır. Sofranın baş tacı pidedir ama finalde güllaç vardır. Yazılarda güllacın tadını daha da güzelleştirecek değişik ve yaratıcı tarifler bulunmaya çalışılır. Çocukluğumda orucumun son saatini Çanakkale’de odun ateşinde pide pişiren Yalı Fırın’ın önünde upuzun kuyrukta geçirdiğim günleri, pide ile yolda orucumu bozduğum zamanları unutmam mümkün değil. Burnumun deliklerini okşayan o ekşi maya kokusu dün gibi hafızamda. Ucundan tırtıkladığım lokmalardan eve getirince evin en küçük oğlu olmamın verdiği avantajla annemin fırçasından kurtulurdum. Sıcak pidenin üzerine tereyağı sürerek yemeye bayılırdım.

SULTAN AYIN KAHRAMANI

Yumurtalı, yumurtasız, tırnaklı, tırnaksız, üstünde çörek otu veya susamlısı, ekşi maya yerine bira mayası kullanılan, hamurun yapışması için harcın içine biraz da şeker atılan pastane pidesi gibi çeşitleri olan pidenin tadına doyum olmaz. Ama pide ile olan sevda sadece bir ay sürer. Ramazan ayından sonra hatırlanmaz.

NEW YORK’TA HER GÜN

Aralık ayında New York’ta “Dünyanın Türk Şefleri” programının çekimlerini yaparken New Jersey’de başarılarını duyduğum bir pideciyi ziyaret etmiş ve programa dâhil etmiştim. Plansız yaptığım bu ziyarette fırının sahibi Kadir Bey’i bulamayınca, kendisine yardımcı olan kızı irtibata geçip yarım saat içerisinde babasının fırına gelmesini sağlamıştı. Kadir Taşkın, 1989 yılında Amerika’ya turist olarak gitti ve iş bularak yerleşti. Beş yıl kaldıktan sonra oturma izni aldı. Daha sonra ailesini de götürüp pide fırını kuran Taşkın, Amerika’da Türklerin gözdesi oldu.

PİDE MARKA OLDU

Bir pizzacıda çalıştıktan sonra hamur işleriyle ilk kez tanışan Taşkın’ın fırını şu anda 80 çeşitlik bir ürün yelpazesine sahip. “Turkish Pide” markasını Amerika’da Taşkın Bakery olarak tescil ettiren Kadir Taşkın, Amerika’da üretilen hiçbir ürünün üzerinde “Turkish” ibaresinin olmadığına dikkat çekti. Mis gibi kokan Ramazan pideleri ile ilgi çeken Taşkın’a bu işe girdiğinde “Türk” ibaresini kullanırsa ürünlerini kimsenin almayacağını söylemişler ama o kimseyi dinlememiş ve inadına “Turkish” ibaresini koyarak ürününü kabul ettirmiş. İmalatında hep bayanları çalıştırdığı dikkatimi çekti. Ayrıca hiç makine kullanmadığı ve ürünleri elle yaptığı gözümden kaçmadı.

GÜNDE 10 BİN PİDE

Günde 10 bin adet pide üreten Taşkın Bakery, New York, Pensilvanya, Philadelphia, Delaware ve Connecticut’a her gün tırlarla pide gönderiyor. Kendine özgü yarattığı formülle makul bir raf ve buzdolabı ömrünü yakalayan Taşkın Bakery’nin Ramazan pidesine 12 ay boyunca ilgi her geçen gün artıyor. Amerikalılar Ramazan pidesinin içinde sunulan sandviçlere bayılıyor. Her yıl Ramazan ayı bitince vedalaştığımız bir ürün Amerika kıtasında her gün insanlara mutluluk dağıtmaya devam ediyor. Umarım Türkiye’de de aynı anlayışla üretime devam edenler çıkar ve 11 ayı iple çekmemize gerek kalmaz. Bilmem belki böylesi daha mı iyi? Özlemek, özlenmek, bazen her gün yaşamaktan daha mı cazip? Yakında “Ramazan pidesi dünya markası olursa, ana vatanı New Jersey mi olacak?” tartışması başlayabilir.

Yorum Yazın