Yapılan araştırmalar, tarihteki en büyük yeniliklerin ortak özelliğinin insanların hayatlarını değiştirmiş olduğunu göstermektedir. Ipod bir anda gençlerin ruhunu fethetti. Video gösterim sitesi Youtube, internet TV’yi hayatımıza soktu. Sosyal paylaşım siteleri Facebook, Instagram apayrı bir dünya yarattı.
Teknolojideki bu gelişmeler ile birlikte bilgiye daha kolay ulaşıyoruz. Doğru bilgiye ulaşınca da yaşantımızda kaçınılmaz değişiklikler oluyor.
Mehmet Yaşin, yeme-içme dünyamızın renklenmesinde bize yol gösteren değerli bir gazetecidir. Uzun yıllar hafta sonları yazılarını sabırsızlıkla bekleyip, zevkle okuduğumuz Mehmet Yaşin, Ankara doğumludur. Anne tarafı Sivas’lıdır. Gençliği Ortaköy’de geçen Yaşin, sosyoloji öğrenimini tamamlamıştır.
MUTFAĞA MERAKLI
Amerika’da aşçı yamaklığı yaptığını da anlatan Mehmet Yaşin, 1969 yılında gazeteciliğe başladı. Çeşitli gazetelerde muhabir, editör, yazı işleri müdürü olarak çalıştı. Atlas dergisini çıkardı. Dergi grubu genel müdürlüğü yaptı. Bir gün CNN Türk genel yayın yönetmenine yaptığı teklife çok kısa bir süre sonra beklemediği bir anda olumlu yanıt alınca “Yol Üstü Lezzet Durakları” adlı programını hazırlayıp sunmaya başladı.
Yemek yazarlarının unutulmaz ismi Tuğrul Şavkay’la ilgili yazdığı muhteşem veda yazısı hala hafızamda. “Her zaman yazısını geç teslim eden Şavkay ilk kez vaktinden önce gitti” diyerek aramızdan ayrılmasının verdiği üzüntüyü dile getiriyordu.
SEMPATİK EKRAN YÜZÜ
Birkaç kez programlarına konuk olduğum ünlü gurme-yazar Mehmet Yaşin’e Trilye’nin eski mekanının bahçesinde ilgi gösteren yabancıların övgü dolu sözlerini işittiğimde kendisi kadar ben de mutlu olmuştum. Anadolu’yu merak edip seyahate çıkan pek çok yabancı gezgin, Mehmet Yaşin’in programlarının takipçisidir.
Deneyimlerini dürüstlükle ve büyük bir keyifle aktaran Mehmet Yaşin, Türkiye’nin en sevilen yazarlarındandır. Damak tadı oldukça gelişmiş bir insan olan Yaşin, yorulmak bilmeyen bir azimle Anadolu’nun sır mutfaklarından gizemli yemeklerin tekrar kazanılmasına ve tanınmasına büyük katkıda bulunmaktadır.
Yeme-içme sektöründe çok etkisi olan Yaşin, özel hayatında da son derece mütevazı bir yapıdadır. Dostluklara önem veren, babacan bir tarzı vardır Yaşin’in.
DENEYİMLERİNİ KİTAPLARINDA PAYLAŞTI
“Deneyim, hayatımızın bir parçası, biz de hayatı deneyimleyen insanlar olarak sizinle paylaşıyoruz” diyen Mehmet Yaşin, Anadolu’yu bir uçtan diğer uca hem de birkaç kez dolaştı. Dünyada da neredeyse gitmediği ülke kalmayan Mehmet Bey, gezdiği yerlerin, gittiği ülkelerin kültürel zenginliğini bize aktarıyor, kılavuzluk ediyor. Deneme, yanılma, sınama ile öğrenmenin bazen ilk kurbanı olup bizim hata yapmamamıza yardımcı oluyor. “İstanbul Lezzetleri”, “Yemek Sırları”, “Uzak Name”, “Yakın Name” gibi kitapları bulunan Yaşin, kalemi oldukça güçlü, halka mal olmuş bir yazardır.
Geçtiğimiz yıl uzun yıllar görev yaptığı gazetesinden emekli olduktan sonra Bein Gurme TV’deki “Görevimiz Yemek” programına Teoman Hünal ile birlikte devam eden Mehmet Bey, iyi bir araştırmacıdır. Dünyadaki yemek trendlerini çok iyi takip eder. Türkiye’de yol üstü lezzet duraklarını onun kadar iyi bilen yoktur. Yol haritası gibi onun izini sürerseniz günün keyfini çıkarır ve hiç yorulmazsınız. Ankara’dan İstanbul’a kara yolu ile giderken sizi mutlaka aşçılar diyarı Mengen’e saptırıp Müdür Lokantası’nda lezzetli yemek yemenizi sağlar. Yeniçağa’da tadını uzun süre unutamayacağınız pideyi yemeden dönmemenizin gerektiğini ondan öğrenebilirsiniz.
Mehmet Yaşin’i izlerken kilolar konusundaki duyarlılığa da dikkat etmek gerekir! Çünkü onu izlediğiniz zaman İstanbul’a gelene kadar Bolu’ya sapıp Kubbealtı’nda yoğurtlu gözlemeyi tadıp, Bolu dağından aşağıya doğru inerken Şef Dursun’un Yeri’nde pirzolayı mutlaka denemeniz gerektiğini bilirsiniz. Hendek’teki Esnaf Lokantası’nda müthiş lezzetli tencere yemeklerini ve Adapazarı’nda ıslama köfte yememek büyük ayıp olur diyerek köprüden önce son çıkış uyarısı yapar Yaşin. Beş saatte beş kg almamaya dikkat edin. Çünkü kendisi sadece tadar, azar azar yer bu müthiş lezzetleri.
İzmir’den İstanbul’a seyahat edecekseniz de Manisa’da kebap molaları ile başlar serüveniniz. Susurluk’ta tost ayran ile devam edip Bursa’da İskender kebaba yer ayırmanızı öneren Yaşin, dünyanın en önemli zevklerinden birisi olan yemek yemeyi keyifli hale getirmek için hepimize özendirici bir yol gösterir.
GASTRO-EKONOMİ PANELİ
Yaşantısı müthiş anılarla ve deneyimlerle dolu olan Mehmet Yaşin’i dinlemek de büyük keyiftir. Geçtiğimiz hafta İstanbul’da Kültür Üniversitesi’nde birlikte panele katıldık. Öğretim üyeleri ve öğrencilerin de hayranlıkla izlediği Yaşin ilgi odağı oldu. Gastronomi konusundaki deneyimlerini örneklerle ve tane tane anlattı Yaşin. Televizyondaki ilk programına nasıl başladığını, hangi aşamalardan geçtiğini, Anadolu’daki ilginç deneyimlerini, restorancılıktaki gördüğü sıkıntıları aktaran Mehmet Bey, 2023’te 70 milyon turist ve 70 milyar dolar gelir bekleyen turizm sektörü için de yapılması gerekenler hakkında önerilerde bulundu. Otellerdeki her şey dahil sistemde sunulan açık büfe yemekleriyle turistlerin Türk mutfağını tanıdıklarını, bu algının değişmesi gerektiğini, turistlerin otel dışında mutfağımızı temsil eden kaliteli restoranlarda yemek yiyince farklı ve güzel bir algı ile Türk mutfağına bakacaklarını söyleyen Yaşin, haklı gerekçeleri dile getirdi.
Başkentimizden çıkıp ülkemize büyük hizmetler veren yemek gurusu Mehmet Yaşin ile ne kadar övünsek azdır. Onun televizyonda yemek yiyişini gören herkes ne kadar keyifli bir işi olduğunu düşünse de zorluklarla ve büyük emeklerle gelinen bir noktada bulunduğunu söyler Mehmet Yaşin. Sağlıklı olduğu sürece bildiklerini bize aktarmaya ve hiç durmamaya da kararlı.
Yapmak istediğin şeyleri neden yapamayacağını söyleyecek insanlar daima çıkacaktır. Onları duymazdan gel. İyi pazarlar.
Not: Yaşamları bizler için özverilerle dolu kıymetli annelerimizin Anneler Günü kutlu olsun.
Son Yorumlar