0Yorum

Çalışkanlıklarıyla İz Bırakanlar

Arjantinli ünlü golfçü Robert de Vincenzo, yine bir turnuvayı kazanmış, ödülünü alıp kameralara poz vermiş ve kulüp binasına gidip oradan ayrılmak üzere hazırlanmıştı.

Bir süre sonra binadan çıkıp otoparktaki arabasına yürürken yanına bir kadın yaklaştı. Kadın, başarısını kutladıktan sonra ona çocuğunun çok hasta ve ölmek üzere olduğunu anlattı. Zavallı kadının hastane masraflarını ödemesi imkansızdı.

Kadının anlattığı öykü De Vincenzo’yu çok etkilemişti, hemen cebinden bir kalem çıkarttı ve turnuvadan kazandığı paranın bir miktarını yazdı çek defterine. Çeki kadının eline sıkıştırırken de ona: “Umarım, bebeğinin iyi günleri için harcarsın,” dedi.

Ertesi hafta kulüpte öğle yemeği yerken,  Profesyonel Golf Derneği’nin bir görevlisi yanına gelerek:

“Otoparktaki görevli çocuklar, geçen hafta turnuvayı kazandıktan sonra yanınıza bir kadın geldiğini ve onunla konuştuğunuzu söylediler bana,” dedi. De Vincenzo “Evet” anlamında başını salladı.

Görevli, “Size bir haberim var: O kadın bir sahtekar. Üstelik hasta bir çocuğu da yok. Sizi fena halde kandırmış arkadaşım,” dedi.

De Vincenzo, “Yani ortada ölümü bekleyen bir bebek yok mu?” diye sordu.

“Hayır, yok” dedi görevli.

“İşte bu, bu hafta duyduğum en iyi haber” dedi De Vincenzo.

Işın Çelebi, hayata her zaman pozitif bakan, özgüvenini hissettiğinizde size de yansıyan değerli bir siyasetçidir. Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal döneminde adından çok bahsedilen ANAP eski Milletvekili ve Devlet eski Bakanı Işın Çelebi’yi Trilye’nin açıldığı ilk günlerden beri tanırım. Sessiz sedasız geldiği ziyaretlerinde, hakkımızda bildiklerini onun ağzından duyunca her zaman mutlu olurduk. Yeme içme gustosu olan ama bir o kadar da mütevazı bir duruş sergileyen ender insanlardan biridir Çelebi.

HÜMANİST İNSAN

İnsancıl yönü her zaman ağır basan Işın Çelebi, siyasette bulunduğu dönemlerde yoksul insanların refah seviyesini yükseltmek için sürekli uğraştı. Bölgesel savaşlar biterse dünyada açlık ve yoksulluğun azalacağını dile getiren Çelebi, Özal hükümetinde Devlet Bakanı olarak görev yaptı. Özal, kendisini göreve davet ettiğinde: “Efendim ben sosyal demokrat birisiyim” dedi. Buna karşılık Özal, “İstersen Mao’nun oğlu ol, bana iş yapacak yürekli adam lazım” deyince çok etkilendi. Proje üretmeyi ve iş yapmayı sosyal demokratların temeli olarak gören Işın Bey, görev aldığı tüm makamlarda liyakata göre çalışma ekibini kurdu. Siyasi görüşten ziyade o insanın ülkesini sevip sevmediğine, dürüst ve çalışkan olup olmadığına bakardı. İş yapmayıp laf üretenleri hiç sevmezdi. Çünkü kendisi çok çalışkandı ve zamanın boşa harcanmasını hiç sevmezdi. “Türkiye’nin Dönüşüm Yılları” isimli kitabında Özal’lı yılları anlattı.

GALATASARAY SEVGİSİ

ODTÜ Mühendislik Fakültesi Metalürji bölümünden mezun olduktan sonra İstanbul Teknik Üniversitesi’nden yüksek lisans derecesi aldı. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde Ekonomi masterı yaptı. Analitik düşünme yeteneğinin artması için fen bilimlerini seçti. Daha sonra sosyal bilimlerin de pozitif bilim olduğuna inanarak sosyal bilimlere devam etti. 9 Eylül Üniversitesi Ekonomi bölümünde doktora eğitimi aldı.

Öğrenim hayatını sonlandırdıktan sonra iş hayatına atıldı. Devlet Planlama Teşkilatı’nda iktisadi planlama dairesi uzmanı ve grup başkanı olarak görev yaptı. Metaş Genel Müdürü olarak çalıştı. Siyasi hayatında 4 dönem İzmir Milletvekili seçilerek TBMM’ye girdi. Adnan Polat’ın Galatasaray Başkanlığı yaptığı dönemde Galatasaray Spor Kulübü’nün 2. Başkanlığı görevini üstlendi.

Ülkesine faydalı olmak, deneyimlerini aktarmak için çeşitli şirketlere danışmanlık yapmayı sürdüren Işın Çelebi, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Üyeliği’ne getirildi.

Yazdığı kitabın tüm gelirini Galatasaray Üniversitesi’nin yanan binasının onarımına bağışlayan Işın Çelebi, gerek bakanlık yıllarında, gerekse 4 dönem yürüttüğü milletvekillik yıllarında ve iş hayatında her zaman mütevazı kişiliğiyle dikkat çekmiştir.

Çok okuyan, donanımlı bir insan olan Çelebi, mert yapısıyla da sevilir. Sosyal sorumluluk projelerinde hep ön saflarda yer alan Çelebi, Türk siyasetinin belli bir dönemine imza atmış, Özal’ın aldığı kararlarda büyük etkisi olmuş, lafı dinlenen bir insandır. Doğru bildiğini ve sözünü kimseden esirgemez, inandığı konularda hep dik durmasını bilmiştir.

Deniz ürünlerine oldukça meraklı olan Işın Çelebi, Ankara’da olduğu zamanlarda Trilye’ye uğrayıp deniz ürünleri ve balığa olan ilgisini yansıtmaktadır.

İyi bir Milliyet okuyucusu olan Çelebi, zaman zaman benim bile unuttuğum Milliyet Ankara ve Milliyet Cadde yazılarını bana anımsatmaktadır.

VEFALI İNSAN

Işın Bey’i tanıdığım günden beri yakından izler, zaman zaman sohbet ederim. Doğru bir çizgisi vardır, kişilik yapısının özünde dürüstlüğe, inandığı şeye ve vefaya sonuna kadar bağlı kalmak yatar. Doğru bildiği yolda ilerler ve asla taviz vermez. Verdiği her kararın, yaptığı her işin arkasında durur. Zaman zaman geçmiş dönemlerle ilgili röportajlarını izlediğimde, aradan çok uzun yıllar geçse bile hiçbir menfaat beklemeksizin yorumlarını cesurca yaptığını gözlemlemekteyim. Kendine olan özgüveni, dürüst kişiliği onun etrafındaki sevgi ve dostluk çemberinin hiçbir zaman daralmamasına neden olmaktadır.

M.Ö. 5. Yüzyılda yaşayan Lao-tzu, insan davranışları konusunda şu ilginç yorumda bulunur:

“Bir insan, hayatta iken yumuşak ve şefkatlidir, öldüğü zaman sertleşir ve katılaşır. Bütün hayvanlar ve bitkiler, canlı iken hassas ve narindirler. Öldükleri zaman solar ve kuru hale gelirler. Bunun içindir ki sertlik ve kuruluk ölümün parçalarıdır. Yumuşaklık ve narinlik ise yaşamın belirtileridir.”

Işın Çelebi, yaşamı boyunca hep kibar, zarif ve var olmaya çalışmıştır.

Herkesten daha iyi yapabileceğimiz birçok şey vardır. Başarılı kişi herkesten daha iyi yapabileceği şeyleri yapan kişidir. İyi pazarlar.

Not: Zaman ne çabuk aktı geçti. Önümüzdeki hafta yine Alaçatı Ot Festivali’ndeyim. Görüşmek dileğiyle…  

Yorum Yazın