0Yorum

Midyeler Suçlu Değil

Denizlerde yaşayan hiçbir canlının suçu yok. Denizleri biz kirlettik. Midye çoğumuzun sevdiği deniz ürünlerinden bir tanesidir. Besleyicidir; kalsiyum, selenyum, demir, magnezyum, fosfor ve pek çok vitamin yönünden zengin olduğu kadar, yüksek oranda omega 3 yağ asitlerine de sahiptir. Çanakkale'de çocukluk yıllarımda midye bolluğuna şükreder; "Herhalde Tanrım, hiç parası olmayanlara aç kalmaması için midyeyi yaratmış," derdim. Midyeler, doğanın bizlere sunduğu denizden hazır yemek armağanıdır. Onların güzelliğini denizde seyretmek çok hoştur. Ortak merkezli büyüme çizgileriyle, süslü abanoz kabuklarıyla adeta size bakarcasına dururlar. İskelenin ayaklarına elinizi uzatsanız veya denize yarım metre girseniz çıplak elinizle midye toplayabilirsiniz. Topladığınız çalı çırpıyı yakıp, tenekenin içine su doldurup atıverin midyeleri ve ağızları açılınca sıkın limonu yiyin.

TEMİZ SUDA SORUN YOK

Midyeler öteki yumuşakçalardan farklı olarak deniz suyundan sadece oksijeni almakla kalmazlar, suyun içindeki gıdaları da süzerler. Dolayısıyla çevresindeki suyu da temizlemiş olurlar. Eğer deniz temiz ise, zaten sorun yok. Ağır metaller kirli sularda birikir. Midye içine çektiği parçacıklardan sindiremediklerini tekrar dışarıya atar, denizden çıkarıldıktan sonra kısa sürede ölür ve çok çabuk bozulur. İngilizler, Almanlar, Fransızlar içinde "r" olan aylarda midye, istiridye gibi ürünlerin yenmesi gerektiğini söylerler. Nedeni de yaz aylarında denizlerde üreyen zehirli yosun türleridir. Bu dillerdeki aylara baktığımızda içinde "r" bulunmayan aylar mayıstan eylüle kadardır. Türkiye'de sahil kentlerinde yaz aylarında açık tepsilerde midye satanlara rastlarsınız. Zehirli yosunların bulaştığı midyeler ishale yol açar ve ağır durumlarda bütün vücudu felce uğratabilir. Demir iskelelerdeki midyelere asla el sürmeyin! Kayalara yapışanlar ve tahta iskelelerdekiler yenilebilir. Kabukları açık olan, kırılan ve diğer bir midyeyle vurunca hemen kapanmayanları ayırıp atın.

DİKKATLİ TÜKETİLMELİ

Çabucak pişer midyeler. Kabuklar pat diye açıldı mı oldu demektir. Yağ oranı çok düşük hem de proteince zengindir. Etsi dokusuyla, deniz kokusuyla biraz tuzlu, azıcık tatlı, mayhoş lezzettedir. Canlı satın alınan midyeler üretim yerinden nakledilmesinden başlayarak üç gün içerisinde, çiğ tüketilen midyeler ise satın alındığı gün yenmelidir. Tüketim öncesinde midyenin üzerindeki her türlü uzantı ve parazit fırçalanarak ve akar su altında kazınarak yok edilmelidir.

ÇİFTLİK ÜRETİMİ KURTARICI

Midye yetiştiriciliği 13. yüzyıldan beri uygulanmaktadır ama Romalılarda da midye kapları olduğu bilinmektedir. 1290 yılında bir İrlandalının denize dikilen direklerin midyelerle kaplandığını keşfederek çok sayıda direk dikip bunların arasında ağlar gererek midye yatakları oluşturma fikrini bulduğu anlatılır. Pek çok Avrupa ülkesinde, içerdiği toksik maddelerin miktarına göre midyenin her türlü özelliği kontrol altında tutuluyor. Ülkemizde de özel çiftliklerde midye üretimi gıda mühendislerinin denetiminde yapılıyor. Bu tür midyeleri hiç çekinmeden yiyebilirsiniz. Küçük yaşlardan bu yana binlerce midye yediğimi çok iyi biliyorum. Ama hiçbir rahatsızlık yaşamadım. Spor amaçlı yürüyüşe çıktığım Ankara'da egzoz gazlarının yarattığı kirlilikten, midye yemesek de her gün zehirlendiğimizi görüyorum.

Yorum Yazın