0Yorum

Siyaset - Bürokrasi - Diplomat Üçgeninde Bir 'Balık' Lokantası - 1 Ocak 2012 Vatan Gazetesi

SİYASET- BÜROKRASİ- DİPLOMASİ ÜÇGENİNDE BİR 'BALIK' LOKANTASI

Ankara'nın en ilginç buluşmalarının yaşandığı lokantası Trilye'nin sahibi Üzmez, VATAN'a siyasetçilerin balık karnesini açıkladı. Milletvekilleri en çok levrek yiyor. Balığı en çok seven bakan Babacan, Erdoğan kalkan, Gül levrek tercih etti.

Trilye Balık Restoranı, sadece kabinenin değil muhalefet partilerine mensup milletvekillerinin, büyükelçilerin ve üst düzey bürokratların buluşma noktasıdır. Ev sahipliği yaptığı bazı toplantılardan kimi zaman tarihi kararlar çıksa da dışarıya bilgi sızması konusunda da sahibinden garsonuna belki de Ankara'nın en ketum mekanlarından biridir. Trilye'nin sahibi, köşe yazan ve emekli subay Süreyya Üzmez ilk defa az da olsa bu kuralı VATAN için ihlal etti. Üzmez, kabinede kim ızgara kim buğulama sever arılattı, Ankara'nın damak tadı en iyi siyasilerini seçti:

Başkentte bürokrasi-siyaset-diplomasi üçgeninde balık popüler mi?

Bu konuda çok mutluyum. Çünkü Ankara'da siyaset, balık ve bürokrasi üçgeninde balık tüketiminde büyük bir artış var. Her ne kadar AK Parti iktidarı döneminde Ankara'da çok fazla kebapçı açıldı denilse de ben buna çok katılmıyorum. Çünkü benim Trilye'yi açtığım 2002 yılında Ankara'da 9 balıkçı vardı, şimdi 300 balıkçı var.

Ünlü müşterilerinizle çok ünlüsünüz. Büyükelçilerden başlayalım, hangi büyükelçi neyi sever?

Son dönem Güney Amerika ülkelerinin büyükelçileri çok geliyor, öncelikle şunu belirtmek istiyorum biz ürün adaptasyonu yapmıyoruz. Yani o ülkenin damak tadına uyarlama yapmamayı tercih ediyoruz. Sahillerimizin, özellikle Karadeniz'in balığının kaliteli olduğuna inanıyoruz. Dünyanın hiçbir yerinde bulamadıkları lezzeti burada buluyorlar. Mesela bir "Bodrum dili"nde sosa gerek yoktur. Izgarası bile mükemmel tat verir. Denizlerimizin tuzu, sıcaklığının idealliği balıkları yağlı ve lezzetli yapıyor. Yani Japon Büyükelçisi geldiğinde "Suşi sever" diye kendimi parçalamıyorum. Kişilikli bir restoranım. Japon Büyükelçisi bende kabak çiçeğinin içine koyduğum kalamar tatsın. Singapur Meclis Başkanı geldi mesela, balık pastırması tattırdım. Çünkü ülkesinde yiyemez. Burada herkese mesaj vermek istiyorum: Türkiye'nin hiçbir konuda kompleks yapacak durumu yok. Herkes her alanda kendisine güvensin. Bugün ben dünyanın her yerinden rezervasyon alıyorum. Yabancı büyükelçilere onların sevdiği yemekleri sunalım, telaşımız yok. Buradan gidinceye kadar insanlan biz lüfere, Karadeniz levreğine, kalamar ızagarasına alıştırıyoruz.

Müdavimler kimler?

En çok Rus Büyükelçisi gelir. Medyedev'i getirmek istiyor. ABD, Fransa, Hollanda Neredeyse hepsi.

Fransa Büyükelçisi hala geliyor mu?

Trilye'de siyaset yoktur. Burası siyasetin dışında bir yer. Dört partiden de milletvekilleri, bakanlar geliyor. Hepsine kendilerini evlerinde hissetiriyoruz. Restorancının siyasi partisi olmaz. Bütün partileri kucaklar, rengini belli etmez.

Yabancı misyonun balık tercihi nedir?

Levrek ızgara seviyorlar. Bizim Karadeniz levreğinin tadı hiçbir yerde yok çünkü. İspanyollara kabuklu deniz ürünleriyle fırında balık yapıyorum, çok meşhur. Polonya Büyükelçisi iyi bir gurmedir. Türkiye'den ayrılırken son yemeklerini burada veren büyükelçilerden hesap almıyorum, çok şaşırıyorlar. Çünkü artık gidiyor, benim ondan bir beklentim yok. Bu kesinlikle amatörce yapılacak bir iş bana göre.

Başbakan kalkan Gül levrek yedi

Evet bir akşam misafir ettik. Sayın Başbakan kalkan tercih etti. Ben kalkanı seviyor diye biliyorum. Sümeyye Hanım da geldi birkaç defa. Başbakan'ın kızı olduğunu belli bile etmedi. Son derece mütavazıydı. Kimse anlamadan yemeğini yedi ve ayrıldı.

Cumhurbaşkanı Gül balık sever mi?

Kendisi Dışişleri Bakanıyken geliyordu. Cumhurbaşkanlığından sonra gelmedi. Izgara levrek ve lagos sever. Ama ilginç bir şey söyleyeyim. Restorana gelen müşterilerimim önemli bir bölümü Kayserilidir. Çok seviyorlar balık yemeği.

Muhalefetin denizden çıkanlarla arası nasıl?

Sayın Kılıçdaroğlu birkaç defa geldi. Kemal Bey özel bir balık istemez, ayırt etmez.

İşin sırrı nedir?

Hammadde önemli. Kaliteli hammadde maliyet gerektirir. Bir zamanlar ben Ulus'ta halde 'Sucuk 2 lira' ilanı gördüm. Etin kilosu o zaman 16-17 lira. Buyurun 2 liralık sucuğu yiyin. Biz asla kaliteden ödün vermeyiz.

Hesaba itiraz eden müşteri oluyor mu?

Artık kalmadı. Bizi tanıyorlar. Ankara'da rakibim olmadığı için aynı ürünü satmıyorum kimseyle. Ben 60 lira olan deniz levreğini verirken piyasa 15 liralık levreği satıyorsa bunun kıyaslaması olmaz. Ama ben yıllardır yüzde 10 kâr payını geçmedim.

BALIKÇILIK BAKANLIĞINA TALİBİM

Siyasete girmeyi düşünüyor musunuz?

Ben ülkemi çok seviyorum. İşimi seviyorum, çok heyecanlıyım. Benimle 40 kişi çalışıyor. Ama bu işi sürdürdüğümüz sürece siyaset olamaz. Ama bu durumdan görev çıkartabilirim. 4 yıl önce Belçika'da deniz mahsulleri fuarına gittim. Akşam Büyükelçiliğin davetinde bir bayan çıktı ve kendisini tanıttı: "Norveç Balıkçılık Bakanı". O zamanlar 4.5 milyar dolar somon ihracatı yapıyorlardı. Şimdi sanıyorum 10 milyar dolara ulaştı. Biz bu kadar geniş sahil şeridimizde neden o rakamları tutturmayalım? Onun için balıkçılık bakanlığı kurulursa ona talibim.

Köpeği Tontik lakerda seviyor

Üzmezin Çin Aslanı cinsinden olan köpeği Tontik de tam bir balık tutkunu. Sadece kuru mama sevmiyor, lakerdayı gördüğü zaman asla kaçırmıyor.

İSİM VERMEK İŞTEN ATILMA NEDENİ

Geliyor ama siz dışan bilgi sızdırmazsınız...

Eğer geldiklerinin bilinmesini istemiyorlarsa asla sızdırmayız. Yıllardan beri böyledir. Bu konuda büyük güven kazanmış bir müesseseyiz.

Ankara'da bu ketumluk önemli galiba...

Tabii ki. Mesela biz zaman zaman çok özel mekanlarda veya evlerde acil işi olan yöneticilere yemek veriyoruz. O yemeğin servisini şefim yapıyor, aşçımız ve garsonlarımız gidiyor. Oraya giden aşçının, şefin veya garsonun o masada kimin kiminle yemek yediğini bana söylemesi bile yasaktır. O derece katı prensiplerimiz var. Bana bile söylemeyecek. Söylerse işten çıkarma koşuludur. Bunu da bilir arkadaşlarımız ve bu gizliliği ihlal edemezler. Tüm bunlar sözleşmelerinde vardır. Bu özeni yıllardır koruyoruz ve korumak zorundayız. Kimin kiminle yemek yediği bizim için önemli değil. Bir tek şeye bakarız hizmetin kalitesine.

Şu asla yapılamaz dediğiniz ne var?

Masa dinlenemez. Servis yapılırken masaya ne yaklaşırlar ne çok uzak kalırlar. Bunu çok iyi bilir garsonlarımız. Haftada bir toplantı yaparak konuşuruz. Bizim için o mesafe servis kadar öncelikli konudur.

Personelde işe alırken ağzı sıkılık mı aranıyor öncelikle?

Güvenlik soruşturmasını geçecek. Sabıkası olmayacak ve aşk olacak. Aşk duymayanı bu işe almam. İşi bilmese bile önemli değil, öğretiyoruz. Ama bu iki koşul önemli.

Buraya gelip ertesi gün kabine listesi açıklandığında bakan olduğunu öğrenenler de vardı sanıyorum...

Tabii siz o olaya şahit olduğunuz için bu soruyu soruyorsunuz (gülüyor). Evet Sayın Taner Yıldız Bakan olmadan bir gün önce buradaydı. Kendisini biz o gece tebrik ettik.

SİYASETİN GURMELERİ ÇELİK VE ÇINAY

Siyasetçiler bahşiş verirken bonkör mü?

Öyleler. Bonkörler, paylaşmasını bilirler.

Üst düzey bürokratlar neyi tercih eder?

Çok şaşaalı mönülerden kaçınırlar. Mütevazı sofraları olur. Ara sıcakları az tutarlar. Tıka basa yemek istemezler. Genelde bürokratlarımızın mönüleri balık-salata ağırlıklıdır.

Eski bir asker olarak karargâhın balıkla ilişkisini iyi buluyor musunuz?

Askerlerin kafasını kaşıyacak halleri yok. Bırakın burada ordu evinde bile balık yiyecek vakitleri olduğunu sanmıyorum. Gece yarıları mesaiden çıktıklarını ben biliyorum. Ama çok sosyal insanlardır, selamlarını gönderirler. Mesela Genelkurmay İkinci Başkanımızla biz uzun zaman çalıştık.

Milletvekilleri kebap sever" denir genellikle

Bir yanılgı var orada bence. Dedim ya çok balıkçı açıldı. Mesela seçim gecesi AK Parti balık yemiş. Ben etten balığa geçmeyi hızlandırmak için ürün adaptasyonları yapıyorum. Balık Adana yaptık, inanılmaz tuttu. Lagos balığından yapıyorum. Sevmeyen bile ayırt edemez. Bakıyorum eğer siyasetçi, bürokrat balıkla arasındaki mesafeyi kapatmamışsa onlara önce Balık Adana tattırıyorum. Şimdi en çok sattığım ürün oldu.

Tüm kabine müşteriniz neredeyse?..

Öyle. Biliyorsunuz partilerin lokantaları oldu mu bir dönem sonra olmaz. Biz Türkiye'nin lokantasıyız. Ramazan ayında bile Trilye'de bazı masalar iftar yaparken bazı masalar normal yemek yer. Biz bu örneği çok iyi yakaladık Ankara'da. Olması gereken Türkiye diyebiliriz özetle.

Siyasetçilerden 'Gurme' dediğiniz kimse var mı?

İktidar partisinden Ömer Çelik, CHP'den Aytun Çıray'ı söyleyebilirim. Sonra AKP İstanbul Milletvekili Mehmet Domaç gelir. CHP'den de Umut Oran sıralamaya girer.

KARADENİZLİ BAKANLAR TAM PUAN ALDI

Karadenizli bakanların balıkla arası nasıl?

Çok iyi. Mesela Sayın Hayati Yazıcı çok sever balığı. Eski Bakan Bakan Nafiz Ozak ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar balıktan vazgeçmeyen isimlerdir. Bir de kendisi Karadenizli değil ama Sayın Faruk Çelik de balık seven bir isimdir.

İstanbul-Ankara farkı nedir? Bu restoran İstanbul'da olsaydı...

3 ay önceden dolardı.

Büyükelçilerden damak tadını iyi bilen isimler var mı?

Bizim eski Büyükelçilerimizden, Milletvekili Volkan Bozkır ve Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu. Yabancılardan gurme Rus Büyükelçisi'ni ve Polonya Büyükelçisi'ni sayabilirim.

BALIĞI EN ÇOK SEVEN BAKAN, ALİ BABACAN

İlginç masalar oluyor mu? Mesela BDP, AKP, CHP, MHP yan yana.

Yaşıyoruz tabii. Ama hepsi birbirine çok saygılıdır. Mutlaka merhaba derler. O ekranlarda gördüğümüz kavga ortamı yok. Ben çok mutlu oluyorum o selamlaşmalardan.

En çok balık seven bakan?

Sayın Ali Babacan'ı bir numaraya koyuyorum. Kendisi genelde bize bırakır ama levrek ızgarayı sever. Sonra Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan ve Mehmet Şimşek'i koyarım. Abdülkadir Aksu da balığa bayılır. En çok kalkan tercih eder.

Hamsinin durumu nedir?

Ankara'da hamsiyi sevmeyen yoktur. Her gün 5 kilo alırım ve hamsikuşu yaparız.

Kim hangi balığı seviyor?

Izgara ağırlıklı tercih ediliyor. Ama mesela eski TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin kalkan balığını seven isimlerdendir.

Meclisin en fazla tercih ettiği balık hangisi?

Levrek. Ama mevsiminde lüfer de siyasilerin tercih ettiği balıklardandır.

TBMM Başkanı Cemil Çiçek geliyor mu?

Evet. Sayın Çiçek de çok mütevazı bir siyasetçidir. İçeri girince herkesin elini sıkar, selamlaşır mutlaka. Milli Savunma Bakanlığı Bakan Yardımcısı Kemal Yardımcı lüfer tercih eder. Sayın Şimşek burada bir çok yabancı konuğunu ağırladı. Kendisi bizim için çok özel bir isim. Çünkü bakan olmadan önce de çok sevdiğimiz bir müşterimizdi. İlişkilerin iyi gitmesini arzulayan bakan ve bürokratlar yemekleri bizde veriyor zaten. Mesela Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov gelmişti. Barbun sevdiğini öğrendik, hemen hazırlattık. Bunu yapınca baştan 1-0 galipsiniz. Çok mutlu ayrıldı. Böyle olunca da ertesi gün domates kriziyle ilgili anlaşma Türkiye lehine çözülüyor mesela (gülüyor). Yemeğin büyük rolü var. Buraya tahmin etmediğiniz insanlar geliyor.

Yorum Yazın