Rhone Bağlarının Uyanışı

Fransa’nın Dışişleri Bakanı Talleyrand’ın, Napolyon Bonapart’a “Bana iyi şefler verin size harika anlaşmalar hazırlayayım” dediği bilinir. Mutfak diplomasisi yüz yıllardır devletlerarası ilişkilerde kritik rol oynamış. İyi bir yemek devletlerarasında verilebilecek mesajlar açısından son derece önemlidir.

Bu bilinçle hareket eden Fransızların gastronomiye ne denli önem verdiğini köylerde, kasabalarda bile çok net hissedebiliyorsunuz.

Kavaklıdere Şarapları’nın düzenlediği Rhone gezisinde Hermitage’da otelin karşısında dışarıdan baktığınızda kapısı hiç açılmamış gibi gözüken bir lokantada öğle ve akşam yemek saatinde boş yer olmadığını görünce hayretimi gizleyemedim.

ÇOK TİTİZ ÇALIŞMA

Fransızların dünyaca ünlü Chapoutier, Chateauneuf-du-Pape, Louis Bernard bağlarında titizlik ve emek, yoğun çalışmanın bilgi ve deneyimle birleşince nelere kaim olacağını gördük. Şanslı bir seyahatti benim için. Çünkü Türkiye’de yeme içme sektörünün gelişmesinde büyük katkısı olan gazeteci-yazar Mehmet Yalçın da bizimleydi. Dürüst ve tarafsız değerlendirmeleriyle, engin bilgisiyle sektöre olan katkısını yıllardır Milliyet ve Gusto’da gıpta ile izlerim.  

DAVETKAR RESTORAN

L’Essentiel Restoran Avignon’da karı koca işletmesinin gerçek bir başarı öyküsü. Davetkar tasarımı, kusursuz servisi günün yorgunluğunu atmamızı sağladı. Şef Laurent Chouviat mutfakta harikalar yaratırken eşi Dominique salonda misafirleri evinde hissettiriyor. Yemekler gerçekten iz bırakıcı. Zaten Michelin Rehberi burayı tavsiye etmiş. İyi de yapmış. Geniş yapraklı ravioli altında çıkan buharda pişmiş yumurta tam bir yaratıcılık ve lezzet örneği. Güvercin ana yemek olarak muhteşemdi yalnız ekşi vişne sosu biraz ağırlaştırmıştı.

UMUTLARIM ARTTI

Dünya markası olacak içki üreticilerin çok çalışkan, işinin başında olan bir büyük büyükbaba, büyükbaba ve babaya sahip olmaları gerektiğini söylerler. Mehmet Başman ile başlayan Kavaklıdere Şarapçılığı Ali ve Murat Başman’la gerçekten dünya standartları ile yarışır hale geldi, büyük emekler sonucu güzel ürünler üretildi. Şimdi de Ali Başman’ın kızları Cevza ve Aslı, Murat Başman’ın kızı Zeynep “Biz de artık dünya yarışında varız” dercesine çalışıyorlar. Rhone bölgesi seyahatimde bence en duygulandığım konu buydu. Ben de oğlum Koray ile katıldım. Gençler babalarının işlerini daha ileriye götürmeye kararlı. İşte en umut verici gelişme bu.

Yorum Yazın