0Yorum

Ecevit’in İksirli Balığı

Bir zamanların zinde delikanlısı, mavi gömleği ile bir günde birkaç miting yapan, “Karaoğlan” lakabıyla Türk siyasetinin ünlü ismi, merhum Başbakan Bülent Ecevit bir gün bağırsak enfeksiyonundan yatağa düşer ve dinlenmeye çekilir. Onu iyileştirmek için yedi düvere haber salınır. Derken dönemin DSP Kocaeli Milletvekili Turan İmamoğlu, tam 3 kg ağırlığındaki bir balığı eline alıp üzerine de “Sağlıklı günlerde buluşmak dileğiyle, afiyet olsun” diye not yazarak hediye eder ve Başbakan’a acil şifalar diler.

KEŞFEDİLMEYEN LEZZET

Ecevit’in midesine inip onu iyi edene kadar esamesi okunmayan balığın adı deniz alasıdır. Bir iksir gözüyle bakılan ve Karadeniz’in serin sularındaki çiftliklerde üretilen deniz alası, fiyatı makul, lezzeti ala bir balıktır. Bildiğimiz alabalığın bir çeşididir. Ancak derisindeki bazı özelliklerle ayırt edilir. Göçmen bir balıktır, yaz sıcakları başlayınca denize göçer, burada yağlanır ve sonbaharda somon balıklarının terk ettiği ırmaklara geri döner. Tatlı suları terk etmeyen alabalıklardan daha erken yumurtlar.

YUMURTASI KIYMETLİDİR

Üreme döneminde denizden nehre geçiş yapan sonra tekrar denize dönen “deniz alası” balığına “yerli somon” diyenler de vardır. Başı, gözleri ve solungaç kapakları nispeten küçüktür; pulları çok incedir, belli bile etmez pullu olduğunu. Ağzında ince sivri dişleri bulunan deniz alasının yüzgeçleri bildiğimiz alabalığın yüzgeçlerindeki kadar kılçıklardan oluşur ve kuyruk yüzgeçleri ikisinde de aynı biçimdedir. Alnı ve burnu siyah, sırtı yeşilimtırak gri, yan tarafları çok açık kül renginde olan deniz alasının karnı gümüş gibi parlak bir beyazdır. Sahip olduğu kırmızı balık yumurtası çok kıymetlidir.

FÜMESİYLE ÜNLÜ

Deniz alasını fileto çıkararak ya da dilim dilim keserek ızgarada pişirebilirsiniz. Fümesi oldukça lezzetlidir ve tercih edilir. Doğada yakalananı çok lezzetlidir. Çünkü doğasında hoplamak, zıplamak, güçlü ve atletik yaradılışlık vardır. Avlamaya çalışırken gölgeniz suya düşerse yakalamanız çok zor olur. Doğal olanların avcılığı ve satışı yasaklanmıştır, koruma altındadır. 1998 yılından bu yana kültür olarak bazı firmalarca başarılı bir şekilde üretilmektedir deniz alası balığı. Karadeniz’deki çevre kirliliği ve çarpık kentleşme gibi sorunlar ender rastlanan deniz alasını tehdit etmektedir. Ağırlığına oranla 2000-16000 yumurta döken deniz alasının çenesi çok kuvvetlidir ve yırtıcı bir balıktır. Küçük balıklar ve kabuklularla beslenir.

ALABALIKLARIN ATASI

Diğer alabalıklardan farklı olarak tatlı suda değil tuzlu suda yaşayan deniz alalarının ortalama boyları 60 cm ama iyi şartlar altında 130 cm ve ağırlıkları 20 kilodan fazlasına kadar varabilir. Akarsuların çakıllı kısımlarında kazdıkları kuyucuklara yumurtlarlar. Sonra yumurtalardan çıkan yavrular bir ila beş yıl bu tatlı suda yaşarlar ve sonra denize göç ederler. Göç ederken bir günde 40 kilometreye kadar mesafeyi kat edebilirler. Güzel benekleriyle, mekik gibi gövdesiyle, cezp edici bir balık olan deniz alası, somondan çok daha lezzetli çok geç keşfedilen bir balıktır. Hep öyle olmaz mı geç bulur, çabuk kaybederiz. Binlerce kilometre uzaklıktan soğuk zincirle balık getirttiğimiz bu dönemde elimizdekilerin kıymetini bilip miktarını artırmak zamanı çoktan gelmiştir.

Yorum Yazın